Halk Hareketi

Başlık: 
Halk Hareketi 
Kaynak: 
Ulus, "Uzaktan" s. 3 
Tarih: 
1957-08-29 
Lokasyon: 
Rahşan Ecevit Arşivi 
Metin: 
UZAKTAN

Halk hareketi

ŞİMDİYE kadar yurdumuzda hep yukarıdan aşağıya doğru bir hareket olarak belire ndemokratik gelişmenin, nihayet, kütle içinden gelen, aşağıdan yukarıya doğru da yükselen bir hareket, gerçek bir halk hareketi niteliği kazanabildiğine canlı bir delil, mutlâkiyet tehlikesine karşı bir muhalefet cephesi kurulabilmiş olmasıdır.

Çünkü herhalde kimsenin şüphesi yoktur ki, önlerine çıkarılan birçok dış engellere, hattâ belki bazı iç unsurların mukavemetine rağmen, 3 büyük muhalefet partisinin tek bir cephe halinde birleşebilmesini, en başta, halkoyunun bu yoldaki baskısı sağlamıştır. Bütün dış engelleri ve iç mukavemetleri yenerek, son görüşmeleri müsbet bir sonuca ulaştırabilen muhalefet liderleri için, bu gayretleri sırasında, başlıca cesaret kaynağı, başlıca destek, hattâ başlıca yol gösterici kuvvet, şüphesiz, halkın iradesi olmuştur.

Demokrat Parti sözcüsü gazetenin, herhangi bir iktidar çevresinde eşi az görülür bir hırs, âciz ve şaşkınlık ifadesi olan ve medenî toplulukların tahammül sınırlarını pek çok aşan üslubuyla, «hile» diye «fesat» diye, «düzenbazlık» diye damgalamağa cüret ettiği birleşme kararı, Heybeliada'da ve Taşlıkta toplanan parti temsilcilerinden önce, sevinçsiz evlerde, kahvesiz kahvehanelerde, hürriyetsiz gazetelerde doğrudan doğruya Türk halkının vermiş olduğu bir karardır. Eğer görüşmelere katılan parti temsilcileri, şimdi, Türkiye'de demokrasi mücadelesini nihaî zafere yaklaştırdıklarına güvenebiliyorlarsa, onlara bu güveni veren, dile getirip yürürlüğe koydukları kararın, aslında halk tarafından alınmış bir karar olduğunu, halk iradesini yansıttığını, halkın bir emrini yerine getirdiğini bilmeleridir.

Aynı şekilde, Demokrat Parti sözcülerini böylesine bir saşkınlık, kızgınlık, umutsuzluk içine düşüren, uluorta tehditler savurmağa, sözde göz korkutucu tavırlar takınmağa sevkeden de, karşılarında bir kâbus gibi beliren kararın, halk iradesinden doğmuş bir karar olduğunu bilmeleridir.

Böylesine korkmaları, ürkmeleri, çırpınıp saldırmaları, bu gerçeği içten içe pek iyi bildiklerinden başka neye yorulabilir? Kendine güvenen, karşısındaki muhalefet cephesinin halk iradesinden kuvvet almadığına inanan bir iktidar partisi, böyle bir birleşmeyi bozmak, işlemez hale getirmek için yeni, «tedbir» ler aramağa ne ihtiyaç duyabilir?

Fakat Demokrat Parti iktidarı, alınacağı bildirilen «tedbir» lerle halk iradesini çiğnemeğe bir zaman için muvaffak olsa bile, 3 muhalefet partisinin tek bir cephede birleşebilmeleri, Türk halkının demokrasi yolunda bugüne kadar kazandığı en büyük zafer, vardığı en ileri merhale olarak, demokratik erginliğinin en müsbet bir delili olarak, siyasal tarihimize geçecektir. Çünkü, bütün engellere karşı böyle bir birleşik cephe kurulmasını sağlamakla, Türk halkı, artık Türkiye'de demokrasinin bir halk hareketi haline geldiğini göstermiştir.

Bir defa bu merhaleye varıldıktan sonra, artık demokrasi, kâğıt üstündeki inancaların (teminatın) yetersizliğine, hattâ büsbütün yokluğuna rağmen, en sağlam inancasına, temel inancasına kavuşmuş demektir.

«Tedbir» adı altında başvurulacak bazı «hile» ve «fesat» larla, demokrasinin kanunlardaki ve Anayasadaki son inancaları ve izleri de ortadan kaldırılabilse bile, kanunların da Anayasanın da üstündeki, doğrudan doğruya halkın irade ve davranışındaki bu temel inancaya kimse dokunamıyacaktır.

Demokrat Parti şimdi, yalnız birkaç aydının, yalnız birkaç parti liderinin, hattâ yalnız muhalefet partilerinin yaratmağa çalıştığı köksüz bir hareketle değil, kökleri köy evlerine kadar inen bir hareketle, doğrudan doğruya, en geniş anlamda bir halk hareketiyle karşı karşıyadır. Bu acz içinde, şaşkınlık içinde, zavallıca çırpınış, bu tehditler savurarak, sözde göz korkutarak, küfür ve hakaretlerle kendini savunmağa çalışış ondandır.

Cambridge, MASS.

BÜLENT ECEVİT 

Dosyalar

1957.08.29.jpg
1957.08.29_B.jpg
1957.08.29_B.txt

Koleksiyon

Alıntı

“Halk Hareketi,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 26 Nisan 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/877 ulaşıldı.