Siyaset ve Fikir Hürriyeti

Başlık: 
Siyaset ve Fikir Hürriyeti 
Kaynak: 
Ulus, "Günün Işığında", Sayı: 11730, s. 1 
Tarih: 
1955-08-19 
Lokasyon: 
Atatürk Kitaplığı, 152/29 
Metin: 
GÜNÜN Işığında

Siyaset ve fikir hürriyeti

SAYILMAKLA bitmiyecek kadar çok mesele vardır ki Türkiye'de bahsine bile cesaret edilemez. Eskiden edilemezdi, şimdi de edilemez.

Bugün medenî dünyada ise bunlar günlük tartışma konuları arasına girmişlerdir. Üniversite münazaralarında, hattâ bazan askerî okul münazaralarında bile bunlar ele alınır.

Gene sayılmakla bitmiyecek kadar çok mesele vardır ki Türkiye'de başlıca söylev konuları arasındadırlar.

Bunlar da, medenî dünyada, yalnız demagojiye elverişli sayıldıkları için kahve sohbetlerinde bile ele alınmazlar.

Biz, Türkiye'de siyasi mücadele neden ciddi meseleler üstünde olmuyor, neden partiler belirli fikirler etrafında kurulmuyor diye düşünürken, çoğu defa, daha bizde fikir hürriyeti diye bir şey olmadığını unuturuz.

Fikir hürriyeti, yalnız belirli bir istikamette fikir imal etme hürriyeti değildir.

Gerçekten hür fikirli bir insan, bütün peşin hükümlerden sıyrılıp da düşünmeğe başladı mı, düşüncesinin kendini nerelere götüreceğini kendi de bilemez. Kendinin bile başlangıçta tayin edemiyeceği bir mecra, hele başkaları tarafından peşin olarak tayin edilmişse, o adam hiç düşünemez, hiç yazamaz, hiç yaratamaz.

Memleketimizde böyle gerçekten hür fikirli insanlar çıkamadıkça da ne edebiyat, ne sanat, ne felsefe, hattâ ne de bilim ilerliyebilir. Bu alanların herhangi birinde yaratıcı faaliyet, ancak düşüncesinin kendini sürüklediği mecra tesadüfen umumun tasvibettiği mecraa uygun düşmüş kimseler tarafından yapılabilir. Bir memlekette fikir hayatının ortaya çıkabilmesi ise böyle pek nadir tesadüflere bırakılamaz.

Bırakılırsa, meselâ Sovyet Rusya'daki durum meydana gelir. Tarihte dünyanın en büyük edebiyat eserlerinden bazısını verebilmiş Rus Milleti, bugün artık edebiyatı olmıyan bir milletin durumuna düşmüştür. Dünyanın en zengin modern resim koleksiyonlarından bazısına sahip bulunan Rusya'da bugün o koleksiyonlar müzelerin kilitli tavan aralarında tozlanmaktadır.

Bugün Rus Milleti, dünyada ki bütün yeni fikir cereyanlarının dışında, hattâ onlardan habersizdir.

Bu yüzden, dünya sanat ve edebiyatına artık kendinden bir şey katamıyacak bir duruma düştüğü gibi, fikir hayatı, hattâ belki bilimdeki yaratıcılığı da kısırlaşmıştır. Bu yaratıcılığı ancak, bir nevi «suni ilkah» yoluyla, yani dışarıdan yabancı bilginler yakalayıp Rusya'ya kaçırarak, yahut gizli ajanlarına başka memleketlerdeki bilginlerin yeni keşiflerine ait sırları çaldırtarak devam ettirebilmeğe çalışmaktadır.

Hür düşünceye izin vermeyen, bunun yerine, önceden tesbit edilmiş konularda sonsuz demagoji imkânları açıp kendi kendini aldatmayı tercih eden memleketler, ne sanat ne edebiyat ne felsefe ne bilim ne de siyasette yaratıcı olabilirler.

Siyasette yaratıcı olmadıkça da, bir millet, siyasi mücadelesini kendi gerçek ihtiyaçları üzerinde yapmağa bir türlü fırsat ve imkân bulamaz.

Bülent ECEVİT 

Dosyalar

1955.08.19.jpg
1955.08.19_B.jpg
1955.08.19_B.txt

Koleksiyon

Alıntı

“Siyaset ve Fikir Hürriyeti,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 29 Mart 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/449 ulaşıldı.