Üniversite Kanunu Yürürlükte
Başlık:
Üniversite Kanunu Yürürlükte
Kaynak:
Halkçı (Yeni Ulus), "Günün Işığında" s. 3
Tarih:
1954-08-26
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi
Metin:
GÜNÜN IŞIĞINDA:
Üniversite Kanunu yürürlükte
Millî Eğitim Bakanı, Birleşik Amerika'da herhalde hayal kırıklığına uğrıyacaktır. Çünkü, Amerika’ya üniversiteleri incelemiye giden sayın Bakan, orada üniversitelerin birer hür düşünce ocağı olduğunu ve bütün demokratik memleketler gibi orada da demokrasi rejimi için en büyük desteklerden birinin üniversitelerdeki düşünce hürlüğü olduğunu öğrenecektir.
Mahçup olacak mıdır, bilinmez. Ama her halde, Türkiye’de tatbik edilen rejimin demokrasi olmadığında en ufak bir şüphesi kalmışsa, bu şüpheyi de Amerika’da bırakıp memleketine öyle dönecektir. Ve beraberinde, yeni kurulacak üniversite için bir ruh değil, sadece bir kalıp getirecektir. İçinde ruh olmadıkça hayatiyete kavuşamıyacak bir kalıp...
Bunun en son delili, Bakan hareket ettikten hemen sonra açıklanan bir haberdir: Ankara Hukuk Fakültesi Profesörlerinden Bülent Nuri Esen’in azledildiği haberi...
Bakanlık bu hususta, Üniversite Senatosunun mütalâasını istemiş, fakat Senato, Prof. Bülent Nuri Esen’in azli için herhangi bir sebep görmediğini bildirdiği halde, Bakanlık azil kararını vermiştir.
Eğer azledilen profesörün bilgi bakımından bir yetersizliği, ders verme bakımından bir kaabiliyetsizliği, yahut, Üniversitedeki görevini aksatabilecek herhangi bir başka kusuru olsaydı, bunu Senato’nun, ancak Senato’nun bilmesi ve Millî Eğitim Bakanlığına o yolda bilgi vermesi gerekirdi.
Böyle bir durum olmadığına göre, Sayın Bülent Nuri Esen’in azil için akla gelen tek sebep, siyasidir.
Oysa ki Bülent Nuri Esen’in ne partizanlığı ne de herhangi bir siyasi partiye bağlılığı duyulmuştu. Duyulan ancak, memleket icraatını kendi bilim kolunun ışığında incelerken gösterdiği medenî cesaretti.
Üniversite Profesörlerinin azil yetkisini doğrudan doğruya Millî Eğitim Bakanlığına tanıyan kanun Meclis’ten çıkartılırken, bu kanunun siyasi bir kanun olmadığı, siyasî maksatlarla tatbik edilmiyeceği yolunda en yetkili ağızların vermiş olduğu teminat, bu azil kararı ile, gerçek değerini ortaya koymuş olmaktadır.
Bu azil kararı ile, Türkiye’de, medenî cesaretin suç sayıldığı bir kere daha teyid edilmektedir.
Böyle bir azil kararının altına imzasını basıp Amerikan üniversitelerinde inceleme gezisine çıkan Millî Eğitim Bakanı, acaba orada görüp öğrendiklerinden sonra, içinde bir nebze olsun azap duyabilecek midir? Eğer duyabilecekse, bu seyahat için yapılan masraflar helâl olsun!
Bülend ECEVİT
Üniversite Kanunu yürürlükte
Millî Eğitim Bakanı, Birleşik Amerika'da herhalde hayal kırıklığına uğrıyacaktır. Çünkü, Amerika’ya üniversiteleri incelemiye giden sayın Bakan, orada üniversitelerin birer hür düşünce ocağı olduğunu ve bütün demokratik memleketler gibi orada da demokrasi rejimi için en büyük desteklerden birinin üniversitelerdeki düşünce hürlüğü olduğunu öğrenecektir.
Mahçup olacak mıdır, bilinmez. Ama her halde, Türkiye’de tatbik edilen rejimin demokrasi olmadığında en ufak bir şüphesi kalmışsa, bu şüpheyi de Amerika’da bırakıp memleketine öyle dönecektir. Ve beraberinde, yeni kurulacak üniversite için bir ruh değil, sadece bir kalıp getirecektir. İçinde ruh olmadıkça hayatiyete kavuşamıyacak bir kalıp...
Bunun en son delili, Bakan hareket ettikten hemen sonra açıklanan bir haberdir: Ankara Hukuk Fakültesi Profesörlerinden Bülent Nuri Esen’in azledildiği haberi...
Bakanlık bu hususta, Üniversite Senatosunun mütalâasını istemiş, fakat Senato, Prof. Bülent Nuri Esen’in azli için herhangi bir sebep görmediğini bildirdiği halde, Bakanlık azil kararını vermiştir.
Eğer azledilen profesörün bilgi bakımından bir yetersizliği, ders verme bakımından bir kaabiliyetsizliği, yahut, Üniversitedeki görevini aksatabilecek herhangi bir başka kusuru olsaydı, bunu Senato’nun, ancak Senato’nun bilmesi ve Millî Eğitim Bakanlığına o yolda bilgi vermesi gerekirdi.
Böyle bir durum olmadığına göre, Sayın Bülent Nuri Esen’in azil için akla gelen tek sebep, siyasidir.
Oysa ki Bülent Nuri Esen’in ne partizanlığı ne de herhangi bir siyasi partiye bağlılığı duyulmuştu. Duyulan ancak, memleket icraatını kendi bilim kolunun ışığında incelerken gösterdiği medenî cesaretti.
Üniversite Profesörlerinin azil yetkisini doğrudan doğruya Millî Eğitim Bakanlığına tanıyan kanun Meclis’ten çıkartılırken, bu kanunun siyasi bir kanun olmadığı, siyasî maksatlarla tatbik edilmiyeceği yolunda en yetkili ağızların vermiş olduğu teminat, bu azil kararı ile, gerçek değerini ortaya koymuş olmaktadır.
Bu azil kararı ile, Türkiye’de, medenî cesaretin suç sayıldığı bir kere daha teyid edilmektedir.
Böyle bir azil kararının altına imzasını basıp Amerikan üniversitelerinde inceleme gezisine çıkan Millî Eğitim Bakanı, acaba orada görüp öğrendiklerinden sonra, içinde bir nebze olsun azap duyabilecek midir? Eğer duyabilecekse, bu seyahat için yapılan masraflar helâl olsun!
Bülend ECEVİT
Koleksiyon
Alıntı
“Üniversite Kanunu Yürürlükte,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 24 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/300 ulaşıldı.