Gazeteci Şairler ve Onlardan Biri
Başlık:
Gazeteci Şairler ve Onlardan Biri
Kaynak:
Halkçı (Yeni Ulus), "Günün Işığında" s. 3
Tarih:
1954-08-25
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi
Metin:
GÜNÜN IŞIĞINDA:
Gazeteci şairler ve onlardan biri
Aklıma getirebildiklerimi sıraladım, yalnız Ankara ile İstanbul gazetecilerinden 15’i şair.. Aklıma gelmiyen daha başkaları da olabilir. Bu 15 şairden çoğu, gazetecinin aklına uyup Ankara’ya kapanmış oldukları için dertlidirler.
Şair - gazetecilerden kiminin şâir hüviyeti ile gazeteci hüviyeti hiç tanışmazlar, yahut tanışsalar bile selâmlaşmazlar. Kiminin şairi, gazetecisine kızmış, ayrılıp gitmiştir. Kiminde gazeteci şairi kapıdışarı etmiştir; kiminde şair gazetecinin hizmetine, kiminde gazeteci şairin hizmetine girmiştir.
Şairi, hem de çok iyi bir şairi kapıdışarı ettiğini sanan, fakat aslında belki de şairin kızıp kendisini terkettiği gazetecilerden biri:
— Azizim, diyordu, şiir yazmayı bırakmak da bir kahramanlıktır!
Fakat sonra gazeteci de silinip gitti. Şimdi ortada ne kahraman gazeteciden, ne de onun uğruna feda edilmiş şairden eser var. Dileriz günün birinde şair geri gelsin; çünkü bıraktığı yer hâlâ boş duruyor.
Bundan kötüsü, şairi gazetecinin hizmetinde kullanmaktır. Bir şaire daha büyük kötülük edilemez. Yazık ki bizde öylesi de eksik değil...
Öte yandan gazeteciyi şairin hizmetinde kullanan birkaç kişi vardır ki, sanırım en kazançlısı onlar. Hem gazeteci, şairden görüp duymasını öğreniyor, hem de şair, gazetecinin gezip gördüklerinden, yaşayıp duyduklarından faydalanıyor.
İşte Mehmet Kemal - birçok edebiyatçılarımız gibi kullanmadığı soyadıyla- Kurşunluoğlu, böylelerinden..
Seçilmiş Hikâyeler dergisi yayınlarında çıkan «Dünya Güzel Olmalı» kitabında, kimi zaman şair Mehmet Kemal alıp başını gazeteciden uzaklaşıyor, «Aşıkane» yi «Hasret» i, «Dişi» yi, «Güzel» i yazıyor, ve meselâ diyor ki:
«Bir gölün üstüne bir bulut düşmüş
Amanın bulut ne güzel,
Göl ne güzel!..
Bir dalın üstüne bir kuş konmuş
Amanın kuş ne güzel,
Dal ne güzel!..
Yar ne güzel,
Sen ne güzel,
Ben ne güzel!..»
Kimi zaman da gazeteci Mehmet Kemal, şairi tutup kendi dünyasına çekiyor, ve meselâ anlatıyor ki ona:
«Bütün lâfları millet, vatan
Çileden çıkarırlar insanı;
Hâni, çekip de karşına sorsan
Bilmezler milleti, vatanı...»
Mehmet Kemal’i tanıyanlar, gözlüklerinin ardında derin bir duyarlıkla ince bir istihzanın çekiştiğini farketmiş olsalar gerektir. İşte bu kitaptaki şiirler o çekişmeden doğmuş.
Bülend ECEVİT
Gazeteci şairler ve onlardan biri
Aklıma getirebildiklerimi sıraladım, yalnız Ankara ile İstanbul gazetecilerinden 15’i şair.. Aklıma gelmiyen daha başkaları da olabilir. Bu 15 şairden çoğu, gazetecinin aklına uyup Ankara’ya kapanmış oldukları için dertlidirler.
Şair - gazetecilerden kiminin şâir hüviyeti ile gazeteci hüviyeti hiç tanışmazlar, yahut tanışsalar bile selâmlaşmazlar. Kiminin şairi, gazetecisine kızmış, ayrılıp gitmiştir. Kiminde gazeteci şairi kapıdışarı etmiştir; kiminde şair gazetecinin hizmetine, kiminde gazeteci şairin hizmetine girmiştir.
Şairi, hem de çok iyi bir şairi kapıdışarı ettiğini sanan, fakat aslında belki de şairin kızıp kendisini terkettiği gazetecilerden biri:
— Azizim, diyordu, şiir yazmayı bırakmak da bir kahramanlıktır!
Fakat sonra gazeteci de silinip gitti. Şimdi ortada ne kahraman gazeteciden, ne de onun uğruna feda edilmiş şairden eser var. Dileriz günün birinde şair geri gelsin; çünkü bıraktığı yer hâlâ boş duruyor.
Bundan kötüsü, şairi gazetecinin hizmetinde kullanmaktır. Bir şaire daha büyük kötülük edilemez. Yazık ki bizde öylesi de eksik değil...
Öte yandan gazeteciyi şairin hizmetinde kullanan birkaç kişi vardır ki, sanırım en kazançlısı onlar. Hem gazeteci, şairden görüp duymasını öğreniyor, hem de şair, gazetecinin gezip gördüklerinden, yaşayıp duyduklarından faydalanıyor.
İşte Mehmet Kemal - birçok edebiyatçılarımız gibi kullanmadığı soyadıyla- Kurşunluoğlu, böylelerinden..
Seçilmiş Hikâyeler dergisi yayınlarında çıkan «Dünya Güzel Olmalı» kitabında, kimi zaman şair Mehmet Kemal alıp başını gazeteciden uzaklaşıyor, «Aşıkane» yi «Hasret» i, «Dişi» yi, «Güzel» i yazıyor, ve meselâ diyor ki:
«Bir gölün üstüne bir bulut düşmüş
Amanın bulut ne güzel,
Göl ne güzel!..
Bir dalın üstüne bir kuş konmuş
Amanın kuş ne güzel,
Dal ne güzel!..
Yar ne güzel,
Sen ne güzel,
Ben ne güzel!..»
Kimi zaman da gazeteci Mehmet Kemal, şairi tutup kendi dünyasına çekiyor, ve meselâ anlatıyor ki ona:
«Bütün lâfları millet, vatan
Çileden çıkarırlar insanı;
Hâni, çekip de karşına sorsan
Bilmezler milleti, vatanı...»
Mehmet Kemal’i tanıyanlar, gözlüklerinin ardında derin bir duyarlıkla ince bir istihzanın çekiştiğini farketmiş olsalar gerektir. İşte bu kitaptaki şiirler o çekişmeden doğmuş.
Bülend ECEVİT
Koleksiyon
Alıntı
“Gazeteci Şairler ve Onlardan Biri,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 24 Kasım 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/299 ulaşıldı.