İhtilâlin Teminatı

Başlık: 
İhtilâlin Teminatı 
Kaynak: 
Ulus, "Günaydın" s. 1 
Tarih: 
1961-05-09 
Lokasyon: 
Rahşan Ecevit Arşivi, "Günaydın Yazı Dizisi 1960-61" 
Metin: 
GÜNAYDIN

BÜLENT ECEVİT

İhtilâlin teminatı

İhtilâl yapmak basit iş değildir. İhtilâlin büyük risklerini göze alanlar, elbette o ihtilâlin teminatını da arayacaklardır.

İhtilâlin teminatını şiddet tedbirlerinde aramak, çıkmaz yoldur ve yenilgi belirtisidir. Teminatını ancak şiddet tedbirlerinde bulabilen ihtilâl, ilk hedefine ulaşmış olsa bile, başarısız ve desteksiz kalmış ihtilâldir; halk çoğunluğunca desteklenip benimsenmeyen, halk çoğunluğunca desteklenip benimsendiğine kendi yapıcılarını bile inandıramıyan ihtilâldir.

Türkiye'de 27 Mayıs İhtilâlinin başarısı ve gücü, her şeyden önce, teminatını bu yönde aratmamış olmasından bellidir. Teminatı bu yönde aranmadığı içindir ki, 27 Mayıs ihtilâli, yapıldığı günden yılını doldurmak üzere bulunduğu şu güne kadar, bir «centilmen ihtilali», bir «nazik ihtilâl» olarak kalabilmiştir.

İhtilâlin teminatını bir noktaya kadar kanunlarda aramaksa en tabiî ve hukukî bir yoldur. Fakat, itiraf etmek gerekir ki, bütün hukukî teminatlar, bir noktanın ötesinde, kendi başlarına yetersiz kalır. Hele hukukî teminatta ölçü aşılır da İhtilâlin yapılış sebebiyle ve ülküsüyle çelişmeye düşülürse, bu teminat hiç işe yaramaz, tersine, ihtilâli tehlikeye düşürür.

Bütün bunların üstünde ihtilâlin tek gerçek teminatı, halk çoğunluğunca desteklenip benimsenmesini sağlayan ülküyü gerçekleştirerek kendi kendini zamanında sona erdirebilmesindedir.

27 Mayıs İhtilâli için bu ülkünün ne olduğu ise açıktır: Türkiye'de normal demokratik düzeni bütün hukukî isterleriyle kurmak, ve seçimler sonunda çoğunluk sağlayanlara iktidarı tam ve kesin olarak devretmek!

Bu ülkü ne kadar eksik gerçekleşirse, ihtilâlin teminatı o kadar eksik kalmış olacaktır. Fakat bu ülkü tam gerçekleştirilirse, ihtilâlin teminatı da tam olacaktır.

Bu ülkünün gerçekleşmesi, ihtilâlin ve ihtilâlcilerin Türk Milleti tarafından ancak şükranla ve hayırla anılmalarına sebep olacaktır.

Ondan sonraki safhanın sevabı da günahı da iktidarı devralanlara aittir.

Fakat serbest seçimle iktidarı devralacak siyasal kuvvetin, ihtilâli destekleyip benimseyenleri temsil eden, ihtilâlin ülküsünü paylaşan bir kuvvet olacağına güvenilebilir mi?.. Elbette güvenilmelidir!.. Buna güvenmemek, ihtilâlin meşruluğundan, ihtilâlin halk çoğunluğunca desteklenip benimsendiğinden şüphe etmektir. Böyle bir şüphe ise, ihtilâli yapanların ve ihtilal idaresini yürütenlerin yüreklerinde yer etmiş olmasa gerektir. İçlerinde böyle bir şüphe yer etse idi, 12 inci ayını doldurmak üzere olan ihtilâl hâlâ bir «nazik ihtilâl» olarak kalamazdı ve ihtilâli yapanlar memlekette bugünkü kadar huzur ve güvenlik içinde yaşayamazlardı. Böyle bir şüpheye yer olsa idi, bu ihtilâl için zaten hiç bir teminat bulunamaz, hiç bir teminattan fayda umulamazdı.

27 Mayıs ihtilâlcilerinin, ihtilâl ülküsünü tam olarak gerçekleştirmekten çekinmeleri için ortada en küçük sebep yoktur. Yeter ki ihtilâlciler, dostlarını, dayanaklarını iyi teşhis edebilsinler!.. 

Dosyalar

1961.05.09.RE_B.jpg
1961.05.09.RE_B.txt

Koleksiyon

Alıntı

“İhtilâlin Teminatı,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 19 Nisan 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1371 ulaşıldı.