MBK'den Böyle Teklif Beklenemez
Başlık:
MBK'den Böyle Teklif Beklenemez
Kaynak:
Ulus, "Günaydın" s. 1
Tarih:
1961-05-08
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi, "Günaydın Yazı Dizisi 1960-61"
Metin:
GÜNAYDIN
BÜLENT ECEVİT
M. B. K.'DEN BÖYLE TEKLİF BEKLENEMEZ
Dünkü gazetelerden bazısında, doğruluğuna imkân tasavvur edilemiyecek bir haber vardı: Millî Birlik Komitesi, Anayasa tasarısında yapılmasını öne süreceği değişiklikler arasında, güya, Cumhuriyet Senatosuna, bir «bağımsızlar» veya «tarafsızlar» grupu getirmek isteyecekmiş! Bu «tarafsız» grup, Millî Birlik Komitesi üyeleriyle beraber, Senatoda çoğunluğu teşkil edecekmiş! Aynı zamanda Senatonun yetkileri arttırılacak, ve Senatodaki bu «tarafsız» çoğunluğun oylarıyla Hükümetler düşürülebilecek, Meclisler feshedilebilecekmiş!
Millî Birlik Komitesinden böyle veya buna benzer bir teklif gelmesine imkân tasavvur edilemez, çünkü böyle bir teklif, Millî Birlik Komitesi üyelerinin bir bir millete vermiş oldukları sözün doğrudan doğruya özüne aykırı olur... Çünkü böyle bir teklif, seçimler olduktan sonra da Millî Birlik Komitesi fiilen iktidarda, hiç değilse iktidarı dilediği gibi kontrol edebilir bir durumda kalacak. hiç bir vakit iktidarı, seçimlerle serbestçe belirecek millet iradesine bütün bütün bırakmıyacak demektir.
Senatoya «bağımsız» üye seçilemez mi?.. Elbette seçilebilir!. Senatoya olduğu gibi Millet Meclisine de seçilebilir. Fakat ancak millet isterse ve ancak milletin istediği sayıda seçilebilir.Yoksa , bir Meclisin, hem de tam yetkili kılınacak bir Meclisin, çoğunluğunu «tarafsızlar» veya «bağımsızlar» adı altında, seçim dışı bir usulle teşkil etmek, veya millete,
— Şu kadar Senato üyesini şu bağımsız adaylar arasında seçeceksin, ve bunlar, değişmez Senato üyeliğine geçen Millî Birlik Komitesi üyeleriyle beraber, devlete fiilen hâkim olacaklardır! demek, milletin oy serbestliğine açık ve kesin bir müdahale sayılır.
Bunun, iktidar için hangi partiye oy verileceğini, kanunla, Anayasayla tayin etmekten zerrece farkı yoktur.
Böyle bir yola gidecek olduktan sonra, Millî Birlik Komitesinin, yeni Anayasa hazırlatmasına, ihtilâl rejimi içinde siyasal faaliyete izin vermesine, seçim hazırlıkları yaptırmasına hiç lüzum kalmazdı.
Açıktan açığa, M.B.K.,
— Biz iktidardan gitmeyeceğiz, devleti, bir danışma meclisiyle veya bir «tarafsızlar» kuruluyla beraber kendimiz yöneteceğiz!, derdi
Bunu demeyecek kadar demokrasiye inanan, ve Türk milletinin böyle bir şeye razı edilemiyecek kadar demokrasiyi anladığını ve benimsediğini bilen Millî Birlik Komitesi, elbette, «biz iktidardan gitmeyeceğiz»in biraz dolambaçlı yoldan başka türlü ifadesi olacak bir teklifte bulunmayı da düşünemez.
Onun için şahsen biz, bu yoldaki haberlerin bir yanlış anlamadan veya bir yanlış anlatmadan çıktığına inanıyoruz.
Kaldı ki, Anayasa tasarısının, Millî Birlik Komitesince de itiraz edileceği duyulmamış bir maddesi,
«Siyasî partiler, ister iktidarda ister muhalefette olsunlar, demokratik siyasî hayatın vaz geçilmez unsurlarıdır.»
der... Siyasî partiler hem «demokratik siyasî hayatın vazgeçilmez unsurları» olsunlar, hem de devlete, fiilen, partiler üstünde ve «tarafsızlar» adı altında bir taraf hâkim olsun!. Bu ikisi elbette bağdaşamaz.
Anayasanın bu maddesi açıktır: Siyasî partiler, demokratik siyasî hayatın «vazgeçilmez süsleri» değil, «vaz geçilmez unsurları»dır.
Partileri süs, Meclisleri danışma kurulu durumuna getirecek, milletin bir kısım oyunu kimlere vereceği Anayasa ile tâyin edilecek bir düzenin demokrasi sayılmıyacağı da bir o kadar açıktır.
Hem serbest seçimler yapılmış, gerçek demokratik rejime geçilmiş olsun, hem de iktidar, fiilen Millî Birlik Komitesi üyelerinin kontrolünde kalsın: İnsan aklı ne kadar zorlansa, bunu sağlıyacak bir formül bulamaz!
Millî Birlik Komitesi de, zaten, böyle bir formül aramıyacak, aradığına ihtimal bile verilemiyecek kadar demokrasiye ve sözüne bağlıdır.
BÜLENT ECEVİT
M. B. K.'DEN BÖYLE TEKLİF BEKLENEMEZ
Dünkü gazetelerden bazısında, doğruluğuna imkân tasavvur edilemiyecek bir haber vardı: Millî Birlik Komitesi, Anayasa tasarısında yapılmasını öne süreceği değişiklikler arasında, güya, Cumhuriyet Senatosuna, bir «bağımsızlar» veya «tarafsızlar» grupu getirmek isteyecekmiş! Bu «tarafsız» grup, Millî Birlik Komitesi üyeleriyle beraber, Senatoda çoğunluğu teşkil edecekmiş! Aynı zamanda Senatonun yetkileri arttırılacak, ve Senatodaki bu «tarafsız» çoğunluğun oylarıyla Hükümetler düşürülebilecek, Meclisler feshedilebilecekmiş!
Millî Birlik Komitesinden böyle veya buna benzer bir teklif gelmesine imkân tasavvur edilemez, çünkü böyle bir teklif, Millî Birlik Komitesi üyelerinin bir bir millete vermiş oldukları sözün doğrudan doğruya özüne aykırı olur... Çünkü böyle bir teklif, seçimler olduktan sonra da Millî Birlik Komitesi fiilen iktidarda, hiç değilse iktidarı dilediği gibi kontrol edebilir bir durumda kalacak. hiç bir vakit iktidarı, seçimlerle serbestçe belirecek millet iradesine bütün bütün bırakmıyacak demektir.
Senatoya «bağımsız» üye seçilemez mi?.. Elbette seçilebilir!. Senatoya olduğu gibi Millet Meclisine de seçilebilir. Fakat ancak millet isterse ve ancak milletin istediği sayıda seçilebilir.Yoksa , bir Meclisin, hem de tam yetkili kılınacak bir Meclisin, çoğunluğunu «tarafsızlar» veya «bağımsızlar» adı altında, seçim dışı bir usulle teşkil etmek, veya millete,
— Şu kadar Senato üyesini şu bağımsız adaylar arasında seçeceksin, ve bunlar, değişmez Senato üyeliğine geçen Millî Birlik Komitesi üyeleriyle beraber, devlete fiilen hâkim olacaklardır! demek, milletin oy serbestliğine açık ve kesin bir müdahale sayılır.
Bunun, iktidar için hangi partiye oy verileceğini, kanunla, Anayasayla tayin etmekten zerrece farkı yoktur.
Böyle bir yola gidecek olduktan sonra, Millî Birlik Komitesinin, yeni Anayasa hazırlatmasına, ihtilâl rejimi içinde siyasal faaliyete izin vermesine, seçim hazırlıkları yaptırmasına hiç lüzum kalmazdı.
Açıktan açığa, M.B.K.,
— Biz iktidardan gitmeyeceğiz, devleti, bir danışma meclisiyle veya bir «tarafsızlar» kuruluyla beraber kendimiz yöneteceğiz!, derdi
Bunu demeyecek kadar demokrasiye inanan, ve Türk milletinin böyle bir şeye razı edilemiyecek kadar demokrasiyi anladığını ve benimsediğini bilen Millî Birlik Komitesi, elbette, «biz iktidardan gitmeyeceğiz»in biraz dolambaçlı yoldan başka türlü ifadesi olacak bir teklifte bulunmayı da düşünemez.
Onun için şahsen biz, bu yoldaki haberlerin bir yanlış anlamadan veya bir yanlış anlatmadan çıktığına inanıyoruz.
Kaldı ki, Anayasa tasarısının, Millî Birlik Komitesince de itiraz edileceği duyulmamış bir maddesi,
«Siyasî partiler, ister iktidarda ister muhalefette olsunlar, demokratik siyasî hayatın vaz geçilmez unsurlarıdır.»
der... Siyasî partiler hem «demokratik siyasî hayatın vazgeçilmez unsurları» olsunlar, hem de devlete, fiilen, partiler üstünde ve «tarafsızlar» adı altında bir taraf hâkim olsun!. Bu ikisi elbette bağdaşamaz.
Anayasanın bu maddesi açıktır: Siyasî partiler, demokratik siyasî hayatın «vazgeçilmez süsleri» değil, «vaz geçilmez unsurları»dır.
Partileri süs, Meclisleri danışma kurulu durumuna getirecek, milletin bir kısım oyunu kimlere vereceği Anayasa ile tâyin edilecek bir düzenin demokrasi sayılmıyacağı da bir o kadar açıktır.
Hem serbest seçimler yapılmış, gerçek demokratik rejime geçilmiş olsun, hem de iktidar, fiilen Millî Birlik Komitesi üyelerinin kontrolünde kalsın: İnsan aklı ne kadar zorlansa, bunu sağlıyacak bir formül bulamaz!
Millî Birlik Komitesi de, zaten, böyle bir formül aramıyacak, aradığına ihtimal bile verilemiyecek kadar demokrasiye ve sözüne bağlıdır.
Koleksiyon
Alıntı
“MBK'den Böyle Teklif Beklenemez,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 6 Ekim 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1370 ulaşıldı.