Gürsel'in Sözleri
Başlık:
Gürsel'in Sözleri
Kaynak:
Ulus, "Günaydın" ss. 1, 3
Tarih:
1960-08-28
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi
Metin:
GÜNAYDIN
BÜLENT ECEVİT
Gürsel'in sözleri
Dünkü basın konferansında, Devlet ve Hükümet başkanı Sayın Cemal Gürsel, üçüncü ayını doduran Millî Birlik idaresinin bağlı bulunduğu ilkeleri ve ülküleri bir defa daha belirtti. Havayı bulandırıp kendi karanlık tertiplerini yürütebilmek, demokrasinin sağlam temeller üzerine yeniden kurulmasını önleyebilmek hevesinde olanların bir kere daha hayallerini kırdı. Ya geçmişteki günahları ya da yaradılış ve davranışları demokratik bir düzende rahat nefes almalarına elvermeyen, hürriyete alışamıyacak, hürriyet içinde mesut olamıyacak kadar zavallı ve hürriyet içinde işlerini yürütemiyecek kadar karanlık hesaplı kimselerin 3 aylık sinsi çabaları böylece bir darbe daha yemiş, yaratmağa uğraştıkları şüphe bulutları dağılmış oldu. Bulutlar dağıldı ve 27 Mayıs Devrimini yapanların 3 aydır izledikleri yol ve bu yolun yöneldiği hedef, keskin çizgilerle ortaya çıktı.
Sayın Gürsel'in bir asker sözü kesinliği ile belirttiğine göre, demokrasinin yeniden kuruluşu 1961 ilkbaharına kadar tamamlanacak, seçimler en seç 1961 sonbaharına kadar yapılacak ve Türk ulusu, 1961 yılının Cumhuriyet Bayramına, genel seçimleri yapılmış, Meclisleri kurlumuş, demokratik rejim, bütün koruyucu müesseseleriyle işler duruma gelmiş olarak girecektir.
— Bunu, diyor Sayın Gürsel, katî olarak ilân edebilirsiniz!
Hedefin ve hedefe en geç varış zamanının böylece kati olarak ilânı ile, iyiniyetliler ve kötüniyetliler de, iyimserler de karamsarlar da, demokrasiyi isteyenler de istemeyenler de, bir görüş açıklığına varmış, durumlarını daha iyi anlamış olacaklardır. Demokrasiden ürkenler, Devrimi hedefinden uzaklaştırmağa uğraşanlar, eğer biraz sağduyuları ve kavrayışları varsa, çok geç kalmadan bezginliğe uğramış, demokrasiyi insanca yaşamanın şartı belleyenler de ise demokratik düzenin yeniden kuruluşuna ve gerekli bir intikal devresinin esenlikle aşılmasına yardım gayreti kamçılanmış olacaktır.
Neyi beklediğini ve beklediğinin ne zaman gerçekleşeceğini bilen bir toplumun huzuru ve kararlılığı, ihtilâl rejimlerinin tabiatında olan bir çok tehlikeleri yenecek, Millî Birlik idaresi sorumlularına, yüklendikleri büyük ve güç ödevi başarma yolunda, en güvenilir desteği sağlıyacaktır.
Demokrasinin, yeni koruyucu müesseselerle, bir daha kolay kolay yıkılamıyacak bir sağlamlıkta geri gelmesinden ürken ve bunu önlemeye çalışan karanlık hesaplı küçük adamların, bazı şüphecilere ve karamsarlara da aşılayabildikleri bir düşünce, geri kalmış bir ülkenin temel dâvalarını demokrasi yoluyla, oy kaygısı ile çözebilmenin imkânsız olduğu düşüncesi idi. Bu gerekçeyi öne sürerek, Millî Birlik idaresini ülküsünden ayrılmağa, hedefinden uzaklaşmağa teşvik ediyor, 27 Mayıs Devrimini dejenere etmeğe çalışıyorlardı.
Bu gerekçeye dayanan çabalara dikkati çeken bir soruyu, Sayın Gürsel, dünkü basın konferansında, Devrimin ilk günü Türk ulusuna verdiği ilk mesajdaki açık sözlülük ve inanışla cevaplandırmış ve,
«Böyle düşünenler Türk milletine bühtanda bulunmaktadırlar. Size hakikatin ifadesi olarak Millî Birlik Komitesi üyelerinin içtikleri andı, verdikleri namus sözünü hatırlatırım. Ben, Türk milletinin okuma yazma bilmese de fikri selimine inanan adamım.»
demiştir.
Gene bu inanışladır ki, sayın Gürsel, toprak reformu ile ilgili bir soruyu da,
«Biz bunun üzerinde hassasiyetle duruyoruz. Tabii hepsini yapamayız. Prensipleri, metodları koyacağız, yapabileceğimizi yapacağız, devamını gelecek idarelere bırakacağız»,
diye cevaplandırmıştır.
Türk ulusuna ancak, onun büyüklüğüne ve erginligine, onun sağduyusuna inanan önderler yararlı olabilmiş, hizmet edebilmişlerdir.
Başkan Gürsel bu inanıştadır.
Demokrasiye ancak, gerekli her hizmetin demokratik bir düzen içinde görülebileceğine inananlar gerçekten bağlıdırlar.
Başkan Gürsel'in demokrasiye bağlılığı, gerçekliğini bu inanışdan almaktadır.
Bütün mantık yapılarını Türk ulusuna güvensizlik duygusu üzerine kuran hürriyet ve demokrasi düşmanları, acaba Başkan Gürsel'in bu sözleri üzerine olsun Türk ulusundan utanabilecekler, bu sözler üzerine olsun susabilecekler midir?
BÜLENT ECEVİT
Gürsel'in sözleri
Dünkü basın konferansında, Devlet ve Hükümet başkanı Sayın Cemal Gürsel, üçüncü ayını doduran Millî Birlik idaresinin bağlı bulunduğu ilkeleri ve ülküleri bir defa daha belirtti. Havayı bulandırıp kendi karanlık tertiplerini yürütebilmek, demokrasinin sağlam temeller üzerine yeniden kurulmasını önleyebilmek hevesinde olanların bir kere daha hayallerini kırdı. Ya geçmişteki günahları ya da yaradılış ve davranışları demokratik bir düzende rahat nefes almalarına elvermeyen, hürriyete alışamıyacak, hürriyet içinde mesut olamıyacak kadar zavallı ve hürriyet içinde işlerini yürütemiyecek kadar karanlık hesaplı kimselerin 3 aylık sinsi çabaları böylece bir darbe daha yemiş, yaratmağa uğraştıkları şüphe bulutları dağılmış oldu. Bulutlar dağıldı ve 27 Mayıs Devrimini yapanların 3 aydır izledikleri yol ve bu yolun yöneldiği hedef, keskin çizgilerle ortaya çıktı.
Sayın Gürsel'in bir asker sözü kesinliği ile belirttiğine göre, demokrasinin yeniden kuruluşu 1961 ilkbaharına kadar tamamlanacak, seçimler en seç 1961 sonbaharına kadar yapılacak ve Türk ulusu, 1961 yılının Cumhuriyet Bayramına, genel seçimleri yapılmış, Meclisleri kurlumuş, demokratik rejim, bütün koruyucu müesseseleriyle işler duruma gelmiş olarak girecektir.
— Bunu, diyor Sayın Gürsel, katî olarak ilân edebilirsiniz!
Hedefin ve hedefe en geç varış zamanının böylece kati olarak ilânı ile, iyiniyetliler ve kötüniyetliler de, iyimserler de karamsarlar da, demokrasiyi isteyenler de istemeyenler de, bir görüş açıklığına varmış, durumlarını daha iyi anlamış olacaklardır. Demokrasiden ürkenler, Devrimi hedefinden uzaklaştırmağa uğraşanlar, eğer biraz sağduyuları ve kavrayışları varsa, çok geç kalmadan bezginliğe uğramış, demokrasiyi insanca yaşamanın şartı belleyenler de ise demokratik düzenin yeniden kuruluşuna ve gerekli bir intikal devresinin esenlikle aşılmasına yardım gayreti kamçılanmış olacaktır.
Neyi beklediğini ve beklediğinin ne zaman gerçekleşeceğini bilen bir toplumun huzuru ve kararlılığı, ihtilâl rejimlerinin tabiatında olan bir çok tehlikeleri yenecek, Millî Birlik idaresi sorumlularına, yüklendikleri büyük ve güç ödevi başarma yolunda, en güvenilir desteği sağlıyacaktır.
Demokrasinin, yeni koruyucu müesseselerle, bir daha kolay kolay yıkılamıyacak bir sağlamlıkta geri gelmesinden ürken ve bunu önlemeye çalışan karanlık hesaplı küçük adamların, bazı şüphecilere ve karamsarlara da aşılayabildikleri bir düşünce, geri kalmış bir ülkenin temel dâvalarını demokrasi yoluyla, oy kaygısı ile çözebilmenin imkânsız olduğu düşüncesi idi. Bu gerekçeyi öne sürerek, Millî Birlik idaresini ülküsünden ayrılmağa, hedefinden uzaklaşmağa teşvik ediyor, 27 Mayıs Devrimini dejenere etmeğe çalışıyorlardı.
Bu gerekçeye dayanan çabalara dikkati çeken bir soruyu, Sayın Gürsel, dünkü basın konferansında, Devrimin ilk günü Türk ulusuna verdiği ilk mesajdaki açık sözlülük ve inanışla cevaplandırmış ve,
«Böyle düşünenler Türk milletine bühtanda bulunmaktadırlar. Size hakikatin ifadesi olarak Millî Birlik Komitesi üyelerinin içtikleri andı, verdikleri namus sözünü hatırlatırım. Ben, Türk milletinin okuma yazma bilmese de fikri selimine inanan adamım.»
demiştir.
Gene bu inanışladır ki, sayın Gürsel, toprak reformu ile ilgili bir soruyu da,
«Biz bunun üzerinde hassasiyetle duruyoruz. Tabii hepsini yapamayız. Prensipleri, metodları koyacağız, yapabileceğimizi yapacağız, devamını gelecek idarelere bırakacağız»,
diye cevaplandırmıştır.
Türk ulusuna ancak, onun büyüklüğüne ve erginligine, onun sağduyusuna inanan önderler yararlı olabilmiş, hizmet edebilmişlerdir.
Başkan Gürsel bu inanıştadır.
Demokrasiye ancak, gerekli her hizmetin demokratik bir düzen içinde görülebileceğine inananlar gerçekten bağlıdırlar.
Başkan Gürsel'in demokrasiye bağlılığı, gerçekliğini bu inanışdan almaktadır.
Bütün mantık yapılarını Türk ulusuna güvensizlik duygusu üzerine kuran hürriyet ve demokrasi düşmanları, acaba Başkan Gürsel'in bu sözleri üzerine olsun Türk ulusundan utanabilecekler, bu sözler üzerine olsun susabilecekler midir?
Dosyalar
Koleksiyon
Alıntı
“Gürsel'in Sözleri,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 27 Nisan 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1228 ulaşıldı.
