Devletin Normal Cihazları ve DP
Başlık:
Devletin Normal Cihazları ve DP
Kaynak:
Ulus, "Günün Işığında" No 13180, ss. 1, 5
Tarih:
1960-04-11
Lokasyon:
Atatürk Kitaplığı
Metin:
GÜNÜN IŞIĞINDA
"Devletin normal cihazları" ve D.P.
Bülent ECEVİT
8 Nisan akşamı Radyo Gazetesi, Demokrat Parti Meclis Grupu'nun son bildirilerini yorumlarken, D. P. idarecilerinin düşünce tarzına ve niyetlerine dair ilgi çekici açıklamalarda bulundu.
Meselâ, toplantılara ve basına karşı çıkarılan kanunlarla memleketin çoktan bir ölü sessizliğine bürünmesini bekledikleri hâlde, bu ölü sessizliğinin nasıl olup da bugüne kadar sağlanamadığına, D.P. idarecileri, Radyo Gazetesi ağzından, şaşmaktadırlar.
Bu idarecilere göre, 1957 seçimleri ertesinde Gaziantep'te bir «kıyam» olmuştur!.. Yeşilhisar hâdiseleri de «muhakkak bir ayaklanma» dır!.. Fakat, gene o idarecilere göre, Gaziantep hâdisesinde mahkemeler, «tahkikat, tetkikat, sorgular, sualler, şahitler, tehirler, talikler» e rağmen, «kıyam» a benzer bir durum görememişler, ve «bu koskoca ayaklanma hâdisesi sanki bir rüya imiş gibi, olmamış gibi» silinip gitmiştir... . Şimdi, Yeşilhisar «ayaklanması» da, «ayni yollardan silinip gidebilir» miş!
Demokrat Parti idarecileri, «falanca işte muhalefet şu suçu işlemiştir, filânca yerde kıyam etmiştir» desinler de, mahkemeler bu iddiaların birer vehimden, tıpkı Radyo Gazetesinde de belirtildiği gibi birer «Rüya»dan ibaret olduğunu ortaya çıkarsınlar!.. Bu nasıl mümkün olur?..
Demokrat Parti Meclis Grupu, «bunda bir iş var» diyormuş!
«Buna», bir bakıma da «şaşmamalı» imiş! Çünkü «bu neviden hâdiseler öyle normal cihazların normal işleyişi ile lâyıkı ile hâllediliveren mevzular değil» miş...
Gerçekten, Demokrat Parti idarecileri öyle işlere girişmemektedirler ki, bu işlerin kendilerini tatmin edecek yolda «lâyıkı ile hâllediliver» mesi «normal işleyen normal cihazlar» la mümkün olamamaktadır.
Nasıl mümkün olsun ki, iktidarın bir Valisi, muhalefet liderinin vurulması için kanunsuz bir emir verince, «normal işleyen» bir «normal» mahkeme bu gerçeği ortaya çıkarıvermektedir!
Nasıl mümkün olsun ki, üniformalı emniyet kuvvetlerinin başına bir sivil Demokrat Partili geçip vatandaşlara ateş açtı mı, «normal cihazların normal işleyişi» yüzünden, o Demokrat Partili tevkif edilmektedir!
Nasıl mümkün olsun ki muhalefetin silâhlandığını ispat edebilmek için bir muhalif ilce başkanının ceketine Emniyet Müdürlüğünde kama saklandı mı, «normal cihazların normal işleyişi», bunun bir yakışıksız tertipten ibaret olduğunu açığa vurmakta, ve o muhalif ilce başkanının serbest bırakılıp tertibi yapanların güç durumda kalmalarına sebep olmaktadır!
Bu şartlar altında, Demokrat Parti idarecileri gibi kimseler, nasıl bu memlekette gönüllerince «iş» görebilirler, mahkemeler gibi «normal cihazlar» ın «normal işleyişi» ne nasıl tahammül edebilirler?.. Son C.H. P. Meclis Grupu bildirisinde belirtildiği gibi, D. P. idarecileri,
«Kendileri bir çok hareketleriyle hukukî sınırlar dışına çıkmış oldukları için, şimdi, devletin bütün kanunî ve normal cihazlarını, hattâ mahkemeleri karşılarında ve hasım gibi görmek durumuna düşmüşlerdir».
Şimdiye kadar hasım gibi gördükleri sadece basın ve muhalefetti, muhalefet saflarında toplanan vatandaş çoğunluğu idi. Şimdi ise, «normal cihazları» ile bütün devleti karşılarında ve hasım gibi görür olmuşlardır.
«Normal cihazlar» ın «normal işlemesi» ne tahammülleri kalmadığı için, onları tesirsiz bırakacak «anormal cihazlar» kurmak sevdasındadırlar. O arada, Radyo Gazetesinin açıkladığına göre, mahkemelerdeki kaza kudretini de kendi ellerine almayı, yani, aylar önce, meğer ne kadar yerinde bir sezişle, bu köşede bahsettiğimiz gibi, İrak'taki ihtilâl mahkemesine benzer bir «Mehdavî» adaleti kurmayı düşünmektedirler.
Gerçi Anayasamız, kaza kuvvetinin teşri ve icra kuvvetlerinden ayrı bir kuvvet olduğunu kesin bir ifadeyle belirtmiştir. Fakat «normal cihazların normal işleyişi» ne tahammülleri olmadığını ilân edebilen kimseler Anayasayı mı dinleyecekler?
«Normal cihazları» nın «normal işleyişi» ne tahammül edemedikleri ve «normal cihazları» nı yıkmayı tasarladıkları devlet, karşılarında ve hasım gibi gördükleri devlet, ne gariptir ki, iktidar olarak, kendilerinin başında bulundukları devlettir.
Böylece kendi kendilerine karşı «kıyam» etmeğe hazırlanır durumdadırlar.
Bu yönden alacakları kararlar, büyük vatandaş çoğunluğunu temsil eden, ve devletin «normal cihazları» nın «Normal işlemesi» ne imkân verilmesinden başka bir isteği olmayan muhalefeti ortadan kaldıramıyacaktır ama, kendi iktidarlarının hukukî hüviyetini elbette ortadan kaldıracaktır.
O vakit, «hakimiyet» e «bilâkaydü şart» sahip olan büyük milletin iradesi karşısında, kendi kuracakları anormal cihazlarla, yapayalnız kalacaklardır.
"Devletin normal cihazları" ve D.P.
Bülent ECEVİT
8 Nisan akşamı Radyo Gazetesi, Demokrat Parti Meclis Grupu'nun son bildirilerini yorumlarken, D. P. idarecilerinin düşünce tarzına ve niyetlerine dair ilgi çekici açıklamalarda bulundu.
Meselâ, toplantılara ve basına karşı çıkarılan kanunlarla memleketin çoktan bir ölü sessizliğine bürünmesini bekledikleri hâlde, bu ölü sessizliğinin nasıl olup da bugüne kadar sağlanamadığına, D.P. idarecileri, Radyo Gazetesi ağzından, şaşmaktadırlar.
Bu idarecilere göre, 1957 seçimleri ertesinde Gaziantep'te bir «kıyam» olmuştur!.. Yeşilhisar hâdiseleri de «muhakkak bir ayaklanma» dır!.. Fakat, gene o idarecilere göre, Gaziantep hâdisesinde mahkemeler, «tahkikat, tetkikat, sorgular, sualler, şahitler, tehirler, talikler» e rağmen, «kıyam» a benzer bir durum görememişler, ve «bu koskoca ayaklanma hâdisesi sanki bir rüya imiş gibi, olmamış gibi» silinip gitmiştir... . Şimdi, Yeşilhisar «ayaklanması» da, «ayni yollardan silinip gidebilir» miş!
Demokrat Parti idarecileri, «falanca işte muhalefet şu suçu işlemiştir, filânca yerde kıyam etmiştir» desinler de, mahkemeler bu iddiaların birer vehimden, tıpkı Radyo Gazetesinde de belirtildiği gibi birer «Rüya»dan ibaret olduğunu ortaya çıkarsınlar!.. Bu nasıl mümkün olur?..
Demokrat Parti Meclis Grupu, «bunda bir iş var» diyormuş!
«Buna», bir bakıma da «şaşmamalı» imiş! Çünkü «bu neviden hâdiseler öyle normal cihazların normal işleyişi ile lâyıkı ile hâllediliveren mevzular değil» miş...
Gerçekten, Demokrat Parti idarecileri öyle işlere girişmemektedirler ki, bu işlerin kendilerini tatmin edecek yolda «lâyıkı ile hâllediliver» mesi «normal işleyen normal cihazlar» la mümkün olamamaktadır.
Nasıl mümkün olsun ki, iktidarın bir Valisi, muhalefet liderinin vurulması için kanunsuz bir emir verince, «normal işleyen» bir «normal» mahkeme bu gerçeği ortaya çıkarıvermektedir!
Nasıl mümkün olsun ki, üniformalı emniyet kuvvetlerinin başına bir sivil Demokrat Partili geçip vatandaşlara ateş açtı mı, «normal cihazların normal işleyişi» yüzünden, o Demokrat Partili tevkif edilmektedir!
Nasıl mümkün olsun ki muhalefetin silâhlandığını ispat edebilmek için bir muhalif ilce başkanının ceketine Emniyet Müdürlüğünde kama saklandı mı, «normal cihazların normal işleyişi», bunun bir yakışıksız tertipten ibaret olduğunu açığa vurmakta, ve o muhalif ilce başkanının serbest bırakılıp tertibi yapanların güç durumda kalmalarına sebep olmaktadır!
Bu şartlar altında, Demokrat Parti idarecileri gibi kimseler, nasıl bu memlekette gönüllerince «iş» görebilirler, mahkemeler gibi «normal cihazlar» ın «normal işleyişi» ne nasıl tahammül edebilirler?.. Son C.H. P. Meclis Grupu bildirisinde belirtildiği gibi, D. P. idarecileri,
«Kendileri bir çok hareketleriyle hukukî sınırlar dışına çıkmış oldukları için, şimdi, devletin bütün kanunî ve normal cihazlarını, hattâ mahkemeleri karşılarında ve hasım gibi görmek durumuna düşmüşlerdir».
Şimdiye kadar hasım gibi gördükleri sadece basın ve muhalefetti, muhalefet saflarında toplanan vatandaş çoğunluğu idi. Şimdi ise, «normal cihazları» ile bütün devleti karşılarında ve hasım gibi görür olmuşlardır.
«Normal cihazlar» ın «normal işlemesi» ne tahammülleri kalmadığı için, onları tesirsiz bırakacak «anormal cihazlar» kurmak sevdasındadırlar. O arada, Radyo Gazetesinin açıkladığına göre, mahkemelerdeki kaza kudretini de kendi ellerine almayı, yani, aylar önce, meğer ne kadar yerinde bir sezişle, bu köşede bahsettiğimiz gibi, İrak'taki ihtilâl mahkemesine benzer bir «Mehdavî» adaleti kurmayı düşünmektedirler.
Gerçi Anayasamız, kaza kuvvetinin teşri ve icra kuvvetlerinden ayrı bir kuvvet olduğunu kesin bir ifadeyle belirtmiştir. Fakat «normal cihazların normal işleyişi» ne tahammülleri olmadığını ilân edebilen kimseler Anayasayı mı dinleyecekler?
«Normal cihazları» nın «normal işleyişi» ne tahammül edemedikleri ve «normal cihazları» nı yıkmayı tasarladıkları devlet, karşılarında ve hasım gibi gördükleri devlet, ne gariptir ki, iktidar olarak, kendilerinin başında bulundukları devlettir.
Böylece kendi kendilerine karşı «kıyam» etmeğe hazırlanır durumdadırlar.
Bu yönden alacakları kararlar, büyük vatandaş çoğunluğunu temsil eden, ve devletin «normal cihazları» nın «Normal işlemesi» ne imkân verilmesinden başka bir isteği olmayan muhalefeti ortadan kaldıramıyacaktır ama, kendi iktidarlarının hukukî hüviyetini elbette ortadan kaldıracaktır.
O vakit, «hakimiyet» e «bilâkaydü şart» sahip olan büyük milletin iradesi karşısında, kendi kuracakları anormal cihazlarla, yapayalnız kalacaklardır.
Koleksiyon
Alıntı
“Devletin Normal Cihazları ve DP,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 28 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1167 ulaşıldı.