Mücadele Devam Edecek
Title:
Mücadele Devam Edecek
Source:
Ulus, "Günün Işığında" No 13039, ss. 1, 5
Date:
1959-11-20
Location:
Atatürk Kitaplığı
Text:
GÜNÜN IŞIĞINDA
Mücadele devam edecek
Bülent ECEVİT
Gene neler söyledi Bay Baha Akşit?.. Ne Büyük Millet Meclisinin «en ulvî müessese» olduğunu, ne bütün mebusların «bu müesseseye hürmete mecbur» olduğunu, ne «Riyaset makamı» na saygının «şart-ı mutlak» olduğunu bıraktı!.. Büyük Millet Meclisi çalışmalarında «itidâl» in, «sükûnet»in faziletinden, D. P. Grupunun bu yoldaki «heba olmayan gayretler»inden bahsetti.
Ama C.H.P. Meclis Grupunun soruşturma önergelerinin niçin aylarca ve yıllarca gündeme alınmadığına, bu önergeleri gündeme almama yetkisini Başkanlığın hangi Anayasa ve İçtüzük maddesinde bulduğuna bir kelime ile bile temas etmedi. Tarafsız olması gereken Başkanlığa bu konuda yapılan uyarışların neden hep iktidar grupu sözcüleri tarafından karşılandığını açıklamadı.
«İtidal»... «sükûnet»... «hürmet»... «ulvî»lik!.. Neredeyse, Başkanlık kürsüsünün üstündeki «Hakimiyet milletindir» yazılı levha indirilip, yerine «mabette konuşmak yasaktır» diye bir levha asılacak! Milletvekillerinden, zil çalınınca huşu içinde girip yerlerine oturmaları, kürsüden iktidar adına verilecek vaazları birer hikmet-i ilâhî gibi, başları önlerine eğik, el pençe divan dinlemeleri, zil çalınınca gene sessiz sadasız çıkıp gitmeleri istenecek!
İstenecek ne kelime istenmedi mi?.. 1957 sonundaki İçtüzük değişikliklerinin, C.H.P. soruşturma önergeleri karşısında Başkanlık ve iktidar tarafından takınılan tavrın, iktidar partisi grupu adına dinlediğimiz ihtar ve öğütlerin daha başka bir anlamı olabilir mi?
Eğer bu anlamda bir saygı ise Büyük Millet Meclisine Cumhuriyet Halk Partisinden bekldikleri, bunu hiçbir vakit bulamıyacaklardır!
Eğer Büyük Millet Meclisine kendi saygıları bu anlamda bir saygı ise, o Meclisin niçin kurulmuş olduğunu da, kendilerinin o Meclise niçin gönderildiklerini de bilmiyorlar demektir!
Milletvekillerinin saygı göstermeleri «şart-ı mutlak» olan Başkanlık Kurulu, iktidarın «temayülât»ına, hattâ yalnız iktidar önderinin keyfine göre gündem düzenleyip oturumları yönetsin, Hükümeti denetlemekle ödevli milletvekillerinin söz hakkı Hükümetin isteğine göre kısılsın, Anayasa ile Meclise tanınmış olan «Hükümeti her vakit murakabe ve ıskat» edebilme yetkisini kullanmanın bütün yolları tıkansın, suiistimalden, döviz kaçakçılığından sanık milletvekilinin dokunulmazlığı korunup, Meclis kürsüsünde söylediği söz yüzünden dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili tevkif ve mahkûm edilsin, ama bir başka milletvekiline, bir muhalefet Başkanına suikast tertiplediği iddia edilen sorumlu, hakkındaki iddianın hesabını Meclise vermeden koltuğunda oturup millete hükmedebilsin; kısacası, Meclis içinde Anayasa göz göre göre çiğnensin. Meclisi Meclis yapan bütün hukukî ve mânevi unsurların böylece işlemez hale getirilmesi karşısında, Anayasa ile yüklendikleri ödevleri bilen, millete karşı sorumluluk duygusu taşıyan milletvekilleri, «sükûnet» ve «itidal» ile boyunlarını büküp otursunlar!
Meclise saygı göstermenin yolu, böyle bir duruma «sükûnet» le katlanmak değil Türkiye Büyük Millet Meclisini böyle bir duruma düşürmek isteyenlerin zihniyet ve tutumuna karşı, imkân bulunabildiği kadar Meclis içinde, imkânın tükendiği noktadan başlıyarak da Meclis dışında, sonuna kadar mücadele etmektir.
Meclisin ulvîliğini korumanın şarjı, Meclisi, iktidardan millet adına hesap sorulamıyacak bir seviyeye düşürmek isteyen murakabe kaçaklarına karşı Anayasada yazılı ödevlerin yerine getirilebileceği bir müessese halinde tutabilmek için, o hâlden çıkarılmışsa Meclisi gene o hâle getirebilmek için mücadele etmektir.
C.H.P. bu mücadeleden dönmeyecektir.
Meclise saygılı olduğu için, millete saygılı olduğu için, kendi kendine saygılı olduğu için dönmeyecektir. Baha Akşit ve benzerlerinin, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında millî iradeyi boğmalarına göz yumamıyacağı için dönmeyecektir.
C.H.P. yi bu mücadeleden döndürmek için D.P. Grupunun bütün gayretleri, Baha Akşit istediği kadar «heba olmadı» desin, heba olacaktır!
O gayretler heba olacaktır ki, Büyük Millet Meclisini kuranların emekleri heba olmasın!
Mücadele devam edecek
Bülent ECEVİT
Gene neler söyledi Bay Baha Akşit?.. Ne Büyük Millet Meclisinin «en ulvî müessese» olduğunu, ne bütün mebusların «bu müesseseye hürmete mecbur» olduğunu, ne «Riyaset makamı» na saygının «şart-ı mutlak» olduğunu bıraktı!.. Büyük Millet Meclisi çalışmalarında «itidâl» in, «sükûnet»in faziletinden, D. P. Grupunun bu yoldaki «heba olmayan gayretler»inden bahsetti.
Ama C.H.P. Meclis Grupunun soruşturma önergelerinin niçin aylarca ve yıllarca gündeme alınmadığına, bu önergeleri gündeme almama yetkisini Başkanlığın hangi Anayasa ve İçtüzük maddesinde bulduğuna bir kelime ile bile temas etmedi. Tarafsız olması gereken Başkanlığa bu konuda yapılan uyarışların neden hep iktidar grupu sözcüleri tarafından karşılandığını açıklamadı.
«İtidal»... «sükûnet»... «hürmet»... «ulvî»lik!.. Neredeyse, Başkanlık kürsüsünün üstündeki «Hakimiyet milletindir» yazılı levha indirilip, yerine «mabette konuşmak yasaktır» diye bir levha asılacak! Milletvekillerinden, zil çalınınca huşu içinde girip yerlerine oturmaları, kürsüden iktidar adına verilecek vaazları birer hikmet-i ilâhî gibi, başları önlerine eğik, el pençe divan dinlemeleri, zil çalınınca gene sessiz sadasız çıkıp gitmeleri istenecek!
İstenecek ne kelime istenmedi mi?.. 1957 sonundaki İçtüzük değişikliklerinin, C.H.P. soruşturma önergeleri karşısında Başkanlık ve iktidar tarafından takınılan tavrın, iktidar partisi grupu adına dinlediğimiz ihtar ve öğütlerin daha başka bir anlamı olabilir mi?
Eğer bu anlamda bir saygı ise Büyük Millet Meclisine Cumhuriyet Halk Partisinden bekldikleri, bunu hiçbir vakit bulamıyacaklardır!
Eğer Büyük Millet Meclisine kendi saygıları bu anlamda bir saygı ise, o Meclisin niçin kurulmuş olduğunu da, kendilerinin o Meclise niçin gönderildiklerini de bilmiyorlar demektir!
Milletvekillerinin saygı göstermeleri «şart-ı mutlak» olan Başkanlık Kurulu, iktidarın «temayülât»ına, hattâ yalnız iktidar önderinin keyfine göre gündem düzenleyip oturumları yönetsin, Hükümeti denetlemekle ödevli milletvekillerinin söz hakkı Hükümetin isteğine göre kısılsın, Anayasa ile Meclise tanınmış olan «Hükümeti her vakit murakabe ve ıskat» edebilme yetkisini kullanmanın bütün yolları tıkansın, suiistimalden, döviz kaçakçılığından sanık milletvekilinin dokunulmazlığı korunup, Meclis kürsüsünde söylediği söz yüzünden dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili tevkif ve mahkûm edilsin, ama bir başka milletvekiline, bir muhalefet Başkanına suikast tertiplediği iddia edilen sorumlu, hakkındaki iddianın hesabını Meclise vermeden koltuğunda oturup millete hükmedebilsin; kısacası, Meclis içinde Anayasa göz göre göre çiğnensin. Meclisi Meclis yapan bütün hukukî ve mânevi unsurların böylece işlemez hale getirilmesi karşısında, Anayasa ile yüklendikleri ödevleri bilen, millete karşı sorumluluk duygusu taşıyan milletvekilleri, «sükûnet» ve «itidal» ile boyunlarını büküp otursunlar!
Meclise saygı göstermenin yolu, böyle bir duruma «sükûnet» le katlanmak değil Türkiye Büyük Millet Meclisini böyle bir duruma düşürmek isteyenlerin zihniyet ve tutumuna karşı, imkân bulunabildiği kadar Meclis içinde, imkânın tükendiği noktadan başlıyarak da Meclis dışında, sonuna kadar mücadele etmektir.
Meclisin ulvîliğini korumanın şarjı, Meclisi, iktidardan millet adına hesap sorulamıyacak bir seviyeye düşürmek isteyen murakabe kaçaklarına karşı Anayasada yazılı ödevlerin yerine getirilebileceği bir müessese halinde tutabilmek için, o hâlden çıkarılmışsa Meclisi gene o hâle getirebilmek için mücadele etmektir.
C.H.P. bu mücadeleden dönmeyecektir.
Meclise saygılı olduğu için, millete saygılı olduğu için, kendi kendine saygılı olduğu için dönmeyecektir. Baha Akşit ve benzerlerinin, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında millî iradeyi boğmalarına göz yumamıyacağı için dönmeyecektir.
C.H.P. yi bu mücadeleden döndürmek için D.P. Grupunun bütün gayretleri, Baha Akşit istediği kadar «heba olmadı» desin, heba olacaktır!
O gayretler heba olacaktır ki, Büyük Millet Meclisini kuranların emekleri heba olmasın!
Collection
Citation
“Mücadele Devam Edecek,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, accessed November 22, 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1101.