Türk Gençliğinin yasak bölgesi: Anadolu!
Title:
Türk Gençliğinin yasak bölgesi: Anadolu!
Source:
Ulus, "Günün Işığında" s. 3
Date:
1956-07-23
Location:
Atatürk Kitaplığı, 152/32
Text:
GÜNÜN IŞIĞINDA
Türk Gençliğinin yasak bölgesi: Anadolu!
Öteden beri üniversiteli gençler, yaz aylarında yurdu dolaşmadkları, köylüyü yakından tanımağa, memleket meseleleri ve Cumhuriyet devrimleri hakkında köylüyü aydınlatmağa çalışmadıkları için tenkit edilirlerdi. Nihayet, galiba bundan 2 yıl önce, harekete geçer gibi oldular. Yazın gruplar halinde Anayoduya dağılacaklarını, köy köy dolaşacaklarını ilân ettiler. Sonu ne oldu bilmiyoruz! Eğer düşüncelerini gerçekleştirebilmiş olsalardı, herhalde gazetelerde haberlerini okurduk. Yalnız bildiğimiz şu ki, üniversiteli gençler bu düşüncelerini açıklar açıklamaz, iktidar sözcüsü gazetede, kendilerine bu hevesten vazgeçmelerini pek otoriter bir ifade ile tavsiye eden bir garip yazı çıktı. Kim bilir, belki de o yazı bir resmî görüşün ifadesiydi de, üniversiteli gençler ondan yılgınlığa uğramışlardı!
Zaman zaman bu köşede, sanat ve kültür faaliyetinin Anadoluya da yayılması lüzumundan süz ederdik. Hemen bütün sanat ve kültür faaliyetinin 2-3 şehirde toplanmasına üzülürdük. Nihayet bu yaz, İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosunun Anadolu'da bir turneye çıkacağını öğrenince çok sevindik. Bunu, bir güzel hayalin gerçekleşmesi yolunda umut verici bir adım saydık. Fakat sevincimiz gene uzun sürmedi. İlk güçlüğü, Gençlik Tiyatrosunun uğrayacağı şehir ve kasabalardaki belediyeler çıkardılar. Üniversiteli gençlere, kalacak yer temini hususunda bile yardım edemiyeceklerini bildirdiler. Bu yüzden yılgınlığa uğramayıp programları gereğince yola çıkan gençler, Kütahya'ya varınca, bu sefer de Kütahya valisi temsil vermelerine engel oldu.
İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosu, Batı Almanya'da, Erlangen'de yapılan milletlerarası tiyatro festivalinde birkaç defa yurdumuzu başarı ile temsil etmiş bir teşekküldür. Bütün üyeleri, İstanbul üniversitesinde okuyan genç Türk vatandaşlarıdır. Bir vali onların bir ilimizde, hiç bir maddî kazanç gözetmeksizin halka temsiller vermelerinde ne gibi bir sakınca görmüş olabilir?
Memleket kültürüne hiç bir fayda vermesi umulamıyacak seyyar tiyatro kumpanyaları, bildiğimiz kadar bütün yaz Anadoluyu dolaşırlar. Şimdiye kadar ne bir valinin ne de bir belediye başkanının bunlara engel olmağa çalıştığı duyulmamıştır.
Üstelik İstanbul veya Ankara'da oturan Türk vatandaşları, Üniversite Gençlik Tiyatrosunun temsillerini her zaman görebilirler. Aynı temsilleri başka şehirlerdeki Türk vatandaşlarının da görmelerine nasıl ve niçin engel olunabilir?
Üniversiteli gençlerin yaz aylarında kendi memleketlerinde dolaşıp köylüyle temas etmelerinde, veya kültür ve sanat faaliyetinden yoksun kalmış bölgelerimize biraz ışık götürmelerinde korkulacak, çekinilecek ne vardır ?
Eğer Türk üniversitelerinin öğrencileri bu memleket için zararlı, tehlikeli insanlar sayılıyorlarsa, kendilerine, Anadolu köylerinden ve Anadolu kasabalarındaki tiyatro sahnelerinden önce, memurluk, yedeksubaylık imkânlarının, kapatılması gerekirdi.
Oysa bugün bir Kütahya Valisinin Kütahya'da temsil vermesini nedense mahzurlu gördüğü gençlerden biri belki de günün birinde Kütahya'ya vali olacaktır. Bir başkası, belki de, bugün kendilerine her türlü güçlüğü çıkaran belediyelerden birine başkan olacaktır.
Onların Türk köylüsüyle temas etmelerini, Anadolu halkına biraz ışık götürmelerini zararlı, tehlikeli görenler, Türkiye'nin, Türk milletinin istikbalinden umut kesmiş olmalıdırlar. Çünkü bu milletin istikbali, geniş ölçüde, bugünkü üniversite gençliğine bağlıdır. Her halde yarın Türkiye'yi idare edecek, Türkiye'nin kültür ve sanat hayatına hâkim olacak olanlar, Anadoluyu köşe bucak dolaşıp temsiller vermelerinde valilerimiz ve belediye başkanlarımızca hiç bir mahzur görülmeyen ticari seyyar kumpanyaların vodvil ve rövü artistleri arasından çıkmayacaktır. Türkiye'nin idaresi de, kültürel gelişmesi de, bugün Anadoluyu kendilerine bir yasak bölge gibi kapalı bulan üniversite gençliğine kalacaktır.
Bülent ECEVİT
Türk Gençliğinin yasak bölgesi: Anadolu!
Öteden beri üniversiteli gençler, yaz aylarında yurdu dolaşmadkları, köylüyü yakından tanımağa, memleket meseleleri ve Cumhuriyet devrimleri hakkında köylüyü aydınlatmağa çalışmadıkları için tenkit edilirlerdi. Nihayet, galiba bundan 2 yıl önce, harekete geçer gibi oldular. Yazın gruplar halinde Anayoduya dağılacaklarını, köy köy dolaşacaklarını ilân ettiler. Sonu ne oldu bilmiyoruz! Eğer düşüncelerini gerçekleştirebilmiş olsalardı, herhalde gazetelerde haberlerini okurduk. Yalnız bildiğimiz şu ki, üniversiteli gençler bu düşüncelerini açıklar açıklamaz, iktidar sözcüsü gazetede, kendilerine bu hevesten vazgeçmelerini pek otoriter bir ifade ile tavsiye eden bir garip yazı çıktı. Kim bilir, belki de o yazı bir resmî görüşün ifadesiydi de, üniversiteli gençler ondan yılgınlığa uğramışlardı!
Zaman zaman bu köşede, sanat ve kültür faaliyetinin Anadoluya da yayılması lüzumundan süz ederdik. Hemen bütün sanat ve kültür faaliyetinin 2-3 şehirde toplanmasına üzülürdük. Nihayet bu yaz, İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosunun Anadolu'da bir turneye çıkacağını öğrenince çok sevindik. Bunu, bir güzel hayalin gerçekleşmesi yolunda umut verici bir adım saydık. Fakat sevincimiz gene uzun sürmedi. İlk güçlüğü, Gençlik Tiyatrosunun uğrayacağı şehir ve kasabalardaki belediyeler çıkardılar. Üniversiteli gençlere, kalacak yer temini hususunda bile yardım edemiyeceklerini bildirdiler. Bu yüzden yılgınlığa uğramayıp programları gereğince yola çıkan gençler, Kütahya'ya varınca, bu sefer de Kütahya valisi temsil vermelerine engel oldu.
İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosu, Batı Almanya'da, Erlangen'de yapılan milletlerarası tiyatro festivalinde birkaç defa yurdumuzu başarı ile temsil etmiş bir teşekküldür. Bütün üyeleri, İstanbul üniversitesinde okuyan genç Türk vatandaşlarıdır. Bir vali onların bir ilimizde, hiç bir maddî kazanç gözetmeksizin halka temsiller vermelerinde ne gibi bir sakınca görmüş olabilir?
Memleket kültürüne hiç bir fayda vermesi umulamıyacak seyyar tiyatro kumpanyaları, bildiğimiz kadar bütün yaz Anadoluyu dolaşırlar. Şimdiye kadar ne bir valinin ne de bir belediye başkanının bunlara engel olmağa çalıştığı duyulmamıştır.
Üstelik İstanbul veya Ankara'da oturan Türk vatandaşları, Üniversite Gençlik Tiyatrosunun temsillerini her zaman görebilirler. Aynı temsilleri başka şehirlerdeki Türk vatandaşlarının da görmelerine nasıl ve niçin engel olunabilir?
Üniversiteli gençlerin yaz aylarında kendi memleketlerinde dolaşıp köylüyle temas etmelerinde, veya kültür ve sanat faaliyetinden yoksun kalmış bölgelerimize biraz ışık götürmelerinde korkulacak, çekinilecek ne vardır ?
Eğer Türk üniversitelerinin öğrencileri bu memleket için zararlı, tehlikeli insanlar sayılıyorlarsa, kendilerine, Anadolu köylerinden ve Anadolu kasabalarındaki tiyatro sahnelerinden önce, memurluk, yedeksubaylık imkânlarının, kapatılması gerekirdi.
Oysa bugün bir Kütahya Valisinin Kütahya'da temsil vermesini nedense mahzurlu gördüğü gençlerden biri belki de günün birinde Kütahya'ya vali olacaktır. Bir başkası, belki de, bugün kendilerine her türlü güçlüğü çıkaran belediyelerden birine başkan olacaktır.
Onların Türk köylüsüyle temas etmelerini, Anadolu halkına biraz ışık götürmelerini zararlı, tehlikeli görenler, Türkiye'nin, Türk milletinin istikbalinden umut kesmiş olmalıdırlar. Çünkü bu milletin istikbali, geniş ölçüde, bugünkü üniversite gençliğine bağlıdır. Her halde yarın Türkiye'yi idare edecek, Türkiye'nin kültür ve sanat hayatına hâkim olacak olanlar, Anadoluyu köşe bucak dolaşıp temsiller vermelerinde valilerimiz ve belediye başkanlarımızca hiç bir mahzur görülmeyen ticari seyyar kumpanyaların vodvil ve rövü artistleri arasından çıkmayacaktır. Türkiye'nin idaresi de, kültürel gelişmesi de, bugün Anadoluyu kendilerine bir yasak bölge gibi kapalı bulan üniversite gençliğine kalacaktır.
Bülent ECEVİT
Collection
Citation
“Türk Gençliğinin yasak bölgesi: Anadolu!,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, accessed November 25, 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/655.