Kimler Ne Yapacak?
Başlık:
Kimler Ne Yapacak?
Kaynak:
Ulus, "Günün Işığında" s. 3
Tarih:
1956-01-10
Lokasyon:
Atatürk Kitaplığı, 152/30
Metin:
Günün IŞIĞINDA
KİMLER NE YAPACAK?
Milli Eğitim Bakanı, «yok» diyor, «böyle şey olamaz...»
Ama Başbakan Menderes bir gün önce Konya'da, halkın huzurunda, ısrarla, «Olacak,» demiştir, «orta okullarda da din dersleri olacak...» Ve bu sözlerini, kendi Hükümetinin Millî Eğitim Bakanınca tekzip edilen bu sözlerini, radyo ile, sorumlu Devlet Bakanı'nın, daha birkaç gün önce, artık partizan yayınlar yapılmıyacağını vaadettiği devlet radyosu ile, bütün memlekete yaydırmıştır.
Millî Eğitim Bakanı istediği kadar «böyle şey olamaz» diye diretsin. Başbakan, «orta okullarda din derslerini en önemli bir ders olarak» kabul ettiğini Türk halkına açıklamıştır.
Büyük Millet Meclisinde Bütçe Komisyonu'nun imam ve hatip maaşlarına zam yapılması teklifini reddettiği gün, Başbakan Adnan Menderes, Konya Hükümet Meydanında, imam ve hatip maaşlarının yükseltileceğini vaadetmiş, devlet radyosu ile bunu da bütün memlekete duyurmuştur.
Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonunda, imam - hatip okullarının orta seviyede bile müspet sonuçlar vermediği tespit edilirken, gene aynı gün Başbakan Menderes, Konya Hükümet Meydanında, bunların yüksek okullar haline getirileceğini, sayılarının bütün yurtta çoğaltılacağını da bildirmiştir.
Akşehir İlcesinin il olması için Meclis'e Hükümetçe bir kanun tasarısı getirileceğinden Hükümet üyelerinin haberi bile olmadığı bir sırada, Başbakan, kimbilir ne zaman vermiş olduğu, tutmamak üzere verdiği binlerce söz arasında belki kendisinin bile unutmuş olduğu, bir sözünü hatırlatan Akşehirlilere, Hükümetin böyle bir kanun tasarısını yakında Meclis'e getireceğini, «Akşehir vilâyet olduğu zaman bu günü beraberce tes'it edip bayram» yapacaklarını söylemiştir.
*
Millî Eğitim Baanı Sayın Prof. Ahmet Özel, kendi bakanlığı ile ilgili bir konuda kendisinin redettiği, «olamaz» dediği bir hususu, Başbakan'ın devlet radyosu ile bütün millete vaadetmesi üzerine, şimdi ne yapacaktır? İstifa mı edecektir? Meclis huzurunda, hiç değilse kendi partisinin Meclis Grupu huzurunda, Başbakan'ın mı istifasını isteyecektir?
Kendi aldıkları kararların tam tersi, ayni gün, Başbakan tarafından bütün millete vaadedildikten sonra, Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonu üyeleri ne yapacaklardır? Büyük Millet Meclisi kararlarını tanımadığı, hiçe saydığı için Bay Adnan Menderes'in Başbakanlıktan çekilmesini mi isteyeceklerdir? Durumu, Meclis Başkanlığına protesto mu edeceklerdir?
Gerek Anayasa'yı, gerek Demokrat Parti iktidarı sırasında çıkarılan ve dinin siyasete âlet edilmesini yasak eden bir kanunu, Başbakan'ın açıkça ihlâl etmesi karşısında Konya Cumhuriyet Savcısı hiç bir teşebbüse geçmezse, bir hukuk profesörü olan Sayın Adalet Bakanı ne yapacaktır? Savcıyı işinden mi çıkaracaktır? Yoksa kendisi Adalet Bakanlığından veya Demokrat Parti'den mi ayrılacaktır?
Başbakan'ın, kendilerine danışmaksızın kendi adlarına kanun tasarıları vaadetmesi, bu vaadini de devlet radyosu ile bütün memlekete ilân etmesi üzerine, Bakanlar Kurulu üyeleri ne yapacaklardır? Hepsi birden çekilip, bir kere daha Bay Adnan Menderes'e, D. P. Meclis Grupundan bir başına güvenoyu istemek fırsatını mı vereceklerdir?
Ya devlet radyosundan sorumlu Devlet Bakanı Sayın Emin Kalafat ne yapacaktır? Devlet radyosunun siyasi yayınları hakkında daha birkaç gün önce Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonuna vermiş olduğu sözleri geri mi alacak, yoksa Bakanlıktan istifa mı edecektir? Bunlardan hiç birini yapmazsa, Başbakan'ın dini siyasete âlet eden, lâikliği inkâr eden, bir başba parti mensubu tarafından yapılacak olsa cezalandırılmasını gerektirecek olan bir konuşmasını radyodan yayınlattıkları, ve böylece hem kendi vermiş olduğu sözün hem de kanunların dışına çıktıkları için, bu yayınlardan sorumlu memurların işine son mu verecektir?
*
Yoksa her şey, sanki Başbakan Anayasa'yı, kanunları ihlâl etmemiş, sanki Başbakan'ın sözleri Millî Eğitim Bakanınca reddedilmemiş, sanki Başbakan Bütçe Komisyonu'nun kararlarını hiçe saymamış, sanki Savcılık görevlerini ihmal etmemiş, sanki Devlet Bakanı vermiş olduğu sözünün dışına çıkmamış gibi... her şey, sanki hiç bir şey olmamış gibi... her şey tıpkı dün ve bugün olduğu gibi, devam mı edecektir?.. Ve Bay Adnan Menderes hâlâ Türkiye'nin Başbakan'ı mı kalacaktır?.. Hâlâ Büyük Millet Meclisi kendisinden hesap sormıyacak mıdır?.. Ve gençlik, Atatürk'ün o kadar güvendiği, devrimleri emanet ettiği gençlik, o, devrimciliğine, Atatürk'e bağlılığına toz kondurmayan gençlik, Türkiye Başbakanı'nın lâikliği açık açık reddetmesi karşısında, hâlâ susacak mıdır?
Bülent ECEVİT
KİMLER NE YAPACAK?
Milli Eğitim Bakanı, «yok» diyor, «böyle şey olamaz...»
Ama Başbakan Menderes bir gün önce Konya'da, halkın huzurunda, ısrarla, «Olacak,» demiştir, «orta okullarda da din dersleri olacak...» Ve bu sözlerini, kendi Hükümetinin Millî Eğitim Bakanınca tekzip edilen bu sözlerini, radyo ile, sorumlu Devlet Bakanı'nın, daha birkaç gün önce, artık partizan yayınlar yapılmıyacağını vaadettiği devlet radyosu ile, bütün memlekete yaydırmıştır.
Millî Eğitim Bakanı istediği kadar «böyle şey olamaz» diye diretsin. Başbakan, «orta okullarda din derslerini en önemli bir ders olarak» kabul ettiğini Türk halkına açıklamıştır.
Büyük Millet Meclisinde Bütçe Komisyonu'nun imam ve hatip maaşlarına zam yapılması teklifini reddettiği gün, Başbakan Adnan Menderes, Konya Hükümet Meydanında, imam ve hatip maaşlarının yükseltileceğini vaadetmiş, devlet radyosu ile bunu da bütün memlekete duyurmuştur.
Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonunda, imam - hatip okullarının orta seviyede bile müspet sonuçlar vermediği tespit edilirken, gene aynı gün Başbakan Menderes, Konya Hükümet Meydanında, bunların yüksek okullar haline getirileceğini, sayılarının bütün yurtta çoğaltılacağını da bildirmiştir.
Akşehir İlcesinin il olması için Meclis'e Hükümetçe bir kanun tasarısı getirileceğinden Hükümet üyelerinin haberi bile olmadığı bir sırada, Başbakan, kimbilir ne zaman vermiş olduğu, tutmamak üzere verdiği binlerce söz arasında belki kendisinin bile unutmuş olduğu, bir sözünü hatırlatan Akşehirlilere, Hükümetin böyle bir kanun tasarısını yakında Meclis'e getireceğini, «Akşehir vilâyet olduğu zaman bu günü beraberce tes'it edip bayram» yapacaklarını söylemiştir.
*
Millî Eğitim Baanı Sayın Prof. Ahmet Özel, kendi bakanlığı ile ilgili bir konuda kendisinin redettiği, «olamaz» dediği bir hususu, Başbakan'ın devlet radyosu ile bütün millete vaadetmesi üzerine, şimdi ne yapacaktır? İstifa mı edecektir? Meclis huzurunda, hiç değilse kendi partisinin Meclis Grupu huzurunda, Başbakan'ın mı istifasını isteyecektir?
Kendi aldıkları kararların tam tersi, ayni gün, Başbakan tarafından bütün millete vaadedildikten sonra, Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonu üyeleri ne yapacaklardır? Büyük Millet Meclisi kararlarını tanımadığı, hiçe saydığı için Bay Adnan Menderes'in Başbakanlıktan çekilmesini mi isteyeceklerdir? Durumu, Meclis Başkanlığına protesto mu edeceklerdir?
Gerek Anayasa'yı, gerek Demokrat Parti iktidarı sırasında çıkarılan ve dinin siyasete âlet edilmesini yasak eden bir kanunu, Başbakan'ın açıkça ihlâl etmesi karşısında Konya Cumhuriyet Savcısı hiç bir teşebbüse geçmezse, bir hukuk profesörü olan Sayın Adalet Bakanı ne yapacaktır? Savcıyı işinden mi çıkaracaktır? Yoksa kendisi Adalet Bakanlığından veya Demokrat Parti'den mi ayrılacaktır?
Başbakan'ın, kendilerine danışmaksızın kendi adlarına kanun tasarıları vaadetmesi, bu vaadini de devlet radyosu ile bütün memlekete ilân etmesi üzerine, Bakanlar Kurulu üyeleri ne yapacaklardır? Hepsi birden çekilip, bir kere daha Bay Adnan Menderes'e, D. P. Meclis Grupundan bir başına güvenoyu istemek fırsatını mı vereceklerdir?
Ya devlet radyosundan sorumlu Devlet Bakanı Sayın Emin Kalafat ne yapacaktır? Devlet radyosunun siyasi yayınları hakkında daha birkaç gün önce Büyük Millet Meclisi Bütçe Komisyonuna vermiş olduğu sözleri geri mi alacak, yoksa Bakanlıktan istifa mı edecektir? Bunlardan hiç birini yapmazsa, Başbakan'ın dini siyasete âlet eden, lâikliği inkâr eden, bir başba parti mensubu tarafından yapılacak olsa cezalandırılmasını gerektirecek olan bir konuşmasını radyodan yayınlattıkları, ve böylece hem kendi vermiş olduğu sözün hem de kanunların dışına çıktıkları için, bu yayınlardan sorumlu memurların işine son mu verecektir?
*
Yoksa her şey, sanki Başbakan Anayasa'yı, kanunları ihlâl etmemiş, sanki Başbakan'ın sözleri Millî Eğitim Bakanınca reddedilmemiş, sanki Başbakan Bütçe Komisyonu'nun kararlarını hiçe saymamış, sanki Savcılık görevlerini ihmal etmemiş, sanki Devlet Bakanı vermiş olduğu sözünün dışına çıkmamış gibi... her şey, sanki hiç bir şey olmamış gibi... her şey tıpkı dün ve bugün olduğu gibi, devam mı edecektir?.. Ve Bay Adnan Menderes hâlâ Türkiye'nin Başbakan'ı mı kalacaktır?.. Hâlâ Büyük Millet Meclisi kendisinden hesap sormıyacak mıdır?.. Ve gençlik, Atatürk'ün o kadar güvendiği, devrimleri emanet ettiği gençlik, o, devrimciliğine, Atatürk'e bağlılığına toz kondurmayan gençlik, Türkiye Başbakanı'nın lâikliği açık açık reddetmesi karşısında, hâlâ susacak mıdır?
Bülent ECEVİT
Koleksiyon
Alıntı
“Kimler Ne Yapacak?,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 25 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/543 ulaşıldı.