Bir İhtimal Daha Var Mı?
Başlık:
Bir İhtimal Daha Var Mı?
Kaynak:
Ulus, "Günün Işığında", Sayı: 11720, s. 1
Tarih:
1955-08-09
Lokasyon:
Atatürk Kitaplığı, 152/29
Metin:
GÜNÜN Işığında
Bir ihtimal daha mı var?
EĞER iktidar, ve her hâl ve şart altında bugünkü iktidarı desteklemeyi prensip edinmiş görünen bazı başyazarlar, Cumhuriyetçi Millet Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisinin biribiri ardından aldıkları mahallî seçimlere girmeme kararına karşı ileri sürdükleri iddialarında samimî iseler, yani bu iki muhalefet partisinin kendilerini kuvvetli hissetmedikleri ve halkın kendilerine oy vermek istemiyeceğini bildikleri için mahallî seçimlere girmekten kaçındıklarına samimî olarak inanıyorlarsa, bu samimiyeti ispat etmenin çok kolay bir yolu vardır:
Gerek C.H.P. gerek C.M.P., yayınladıkları tebliğlerde, seçimlere girmemelerini haklı göstermek için madde madde bazı sebepler ileri sürmüşlerdir; her hal ve şart altında bugünkü iktidarı desteklemeyi prensip edinmiş görünen o baş yazarlar, iktidarı, işte bu sebeplerin hemen ortadan kaldırılmasına teşvik etsinler, iktidarda değerli akıl öğreticilerinin bu yolda verecekleri öğütlere uyup o sebepleri ortadan kaldırsın, yeter!
Bu yolu tutmakla, birincisi, iddialarındaki samimiyeti ispat etmiş, İkincisi de —eğer bu iddiaları gerçeğe uygunsa— iki muhalefet partisini, C.H.P. ile C.M.P. yi. halkoyu karşısında çok zor bir duruma düsürmüş olacaklardır. Şöyle ki: Bu durumda, Cumhuriyet Halk Partisiyle Cumhuriyetçi Millet Partisi, ya seçimlere girmemelerini haklı göstermek için ileri sürmüş oldukları sebeplerin ortadan kaldırılmasına rağmen seçimlere girmemekte ısrar etmekle seçmenlerin bütün itibar ve güvenini kaybetmek, ya da kendi istemiş oldukları, şartlar altında yapılan bir seçimden bile ağır bir yenilgiye uğrıyarak çıkmayı göze almak şıklarından birini seçmek zorunda kalmış olacaklardır.
C.H.P. nin ve C.M.P. nin tebliğlerinde seçimlere girmemeyi haklı göstermek için ileri sürülen sebeplerin gerçekten var olduğunu, bu sebeplerin son yıllar içinde ve bugünkü iktidar tarafından meydana getirildiğini, ne iktidar ne de iktidarı destekliyen başyazarlar inkâr etmişlerdir. Bunlarm inkârına yanaşılmamış, lüzum bile görülmemiştir.
Eğer muhalefet partilerinin seçimlere iktidarla eşit şartlar altında girmesi imkânını ortadan kaldıran, ve ne varlığı ne de bugünkü iktidar tarafından meydana getirildiği inkâr edilen bu âmiller bir zaruretin ifadesi ise, ve bir zaruretin ifadesi olduğu içindir ki ortadan kaldırılmalarına imkân görülemiyorsa, bu zaruret ve imkânsızlık şu 2 şekilden biriyle izah edilebilir:
Ya Türkiye’deki muhalefet partilerinin bugünkü iktidarla eşit şartlar altında seçim mücadelesi yapmalarına cevaz verilebilecek kadar meşru ve memlekete bağlı birer parti olmaktan uzak bulunduklarına inanılmaktadır, ya da bugünkü iktidar partisi, eşit şartlar altında gireceği bir seçim mücadelesinden kesin bir yenilgiyle çıkacağına inanmakta ve kendi ayağiyle böyle bir yenilgiye gitmek istememektedir.
C.H.P. ile C.M.P. nin seçimlere girmemek için aldıkları karar, iktidarı, eğer bu izah şekillerinden birincisi doğru ise memleket hesabına, ikincisi doğru ise kendi —yani iktidar partisi— hesabına duyduğu bir kaygıdan kurtarmış olmalıdır.
Her iki halde de, gerek bugünkü iktidarın gerek onu her hal ve şart altında destekliyen başyazarların, her iki muhalefet partisince alınan karardan ancak sevinç duymaları gerekirdi.
Fakat görünüşe göre böyle bir sevinç de duymuyorlar.
Eğer sevinç duymadıkları gerçekse, iki muhalefet partisinin mahallî seçimlere girmemek için ileri sürdükleri sebepler ortadan kaldırılarak mesele kolayca halledilir.
Fakat bu yolda bir kıpırdanma olmadığına göre, sevinç duyulmaması aldatıcı bir görünüşten ibaret demektir.
Eğer sevinç duymamaları aldatıcı bir görünüşten ibaretse, o zaman da, her iki muhalefet partisinin de seçimlere girmeyişinden, iktidarın, gerçekte sevinç duyduğuna, ancak, muhalefet partilerinin bu hareketini onlara karşı yeni «ceza» lar tertiplemek için bir bahane olarak kullanabilmek düşüncesiyle, bu sevincini bir hiddet maskesiyle örtmeğe çalıştığına hükmetmek gerekir.
Bu takdirde ise, bir üçüncü izah şekli olarak, iktidarın çok partili hayata artık son vermeğe hazırlandığı da akla gelebilir... Çünkü varmış olduğumuz merhalenin bir iki adım daha ötesinde muhalefet partileri birer kukladan başka bir şey olamazlar.
Eğer iktidarın hareket tarzının bunlardan daha başka bir şekilde izahı mümkünse, o izah seklini de öğrenmeyi pek isterdik.
Bülend ECEVİD
Bir ihtimal daha mı var?
EĞER iktidar, ve her hâl ve şart altında bugünkü iktidarı desteklemeyi prensip edinmiş görünen bazı başyazarlar, Cumhuriyetçi Millet Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisinin biribiri ardından aldıkları mahallî seçimlere girmeme kararına karşı ileri sürdükleri iddialarında samimî iseler, yani bu iki muhalefet partisinin kendilerini kuvvetli hissetmedikleri ve halkın kendilerine oy vermek istemiyeceğini bildikleri için mahallî seçimlere girmekten kaçındıklarına samimî olarak inanıyorlarsa, bu samimiyeti ispat etmenin çok kolay bir yolu vardır:
Gerek C.H.P. gerek C.M.P., yayınladıkları tebliğlerde, seçimlere girmemelerini haklı göstermek için madde madde bazı sebepler ileri sürmüşlerdir; her hal ve şart altında bugünkü iktidarı desteklemeyi prensip edinmiş görünen o baş yazarlar, iktidarı, işte bu sebeplerin hemen ortadan kaldırılmasına teşvik etsinler, iktidarda değerli akıl öğreticilerinin bu yolda verecekleri öğütlere uyup o sebepleri ortadan kaldırsın, yeter!
Bu yolu tutmakla, birincisi, iddialarındaki samimiyeti ispat etmiş, İkincisi de —eğer bu iddiaları gerçeğe uygunsa— iki muhalefet partisini, C.H.P. ile C.M.P. yi. halkoyu karşısında çok zor bir duruma düsürmüş olacaklardır. Şöyle ki: Bu durumda, Cumhuriyet Halk Partisiyle Cumhuriyetçi Millet Partisi, ya seçimlere girmemelerini haklı göstermek için ileri sürmüş oldukları sebeplerin ortadan kaldırılmasına rağmen seçimlere girmemekte ısrar etmekle seçmenlerin bütün itibar ve güvenini kaybetmek, ya da kendi istemiş oldukları, şartlar altında yapılan bir seçimden bile ağır bir yenilgiye uğrıyarak çıkmayı göze almak şıklarından birini seçmek zorunda kalmış olacaklardır.
C.H.P. nin ve C.M.P. nin tebliğlerinde seçimlere girmemeyi haklı göstermek için ileri sürülen sebeplerin gerçekten var olduğunu, bu sebeplerin son yıllar içinde ve bugünkü iktidar tarafından meydana getirildiğini, ne iktidar ne de iktidarı destekliyen başyazarlar inkâr etmişlerdir. Bunlarm inkârına yanaşılmamış, lüzum bile görülmemiştir.
Eğer muhalefet partilerinin seçimlere iktidarla eşit şartlar altında girmesi imkânını ortadan kaldıran, ve ne varlığı ne de bugünkü iktidar tarafından meydana getirildiği inkâr edilen bu âmiller bir zaruretin ifadesi ise, ve bir zaruretin ifadesi olduğu içindir ki ortadan kaldırılmalarına imkân görülemiyorsa, bu zaruret ve imkânsızlık şu 2 şekilden biriyle izah edilebilir:
Ya Türkiye’deki muhalefet partilerinin bugünkü iktidarla eşit şartlar altında seçim mücadelesi yapmalarına cevaz verilebilecek kadar meşru ve memlekete bağlı birer parti olmaktan uzak bulunduklarına inanılmaktadır, ya da bugünkü iktidar partisi, eşit şartlar altında gireceği bir seçim mücadelesinden kesin bir yenilgiyle çıkacağına inanmakta ve kendi ayağiyle böyle bir yenilgiye gitmek istememektedir.
C.H.P. ile C.M.P. nin seçimlere girmemek için aldıkları karar, iktidarı, eğer bu izah şekillerinden birincisi doğru ise memleket hesabına, ikincisi doğru ise kendi —yani iktidar partisi— hesabına duyduğu bir kaygıdan kurtarmış olmalıdır.
Her iki halde de, gerek bugünkü iktidarın gerek onu her hal ve şart altında destekliyen başyazarların, her iki muhalefet partisince alınan karardan ancak sevinç duymaları gerekirdi.
Fakat görünüşe göre böyle bir sevinç de duymuyorlar.
Eğer sevinç duymadıkları gerçekse, iki muhalefet partisinin mahallî seçimlere girmemek için ileri sürdükleri sebepler ortadan kaldırılarak mesele kolayca halledilir.
Fakat bu yolda bir kıpırdanma olmadığına göre, sevinç duyulmaması aldatıcı bir görünüşten ibaret demektir.
Eğer sevinç duymamaları aldatıcı bir görünüşten ibaretse, o zaman da, her iki muhalefet partisinin de seçimlere girmeyişinden, iktidarın, gerçekte sevinç duyduğuna, ancak, muhalefet partilerinin bu hareketini onlara karşı yeni «ceza» lar tertiplemek için bir bahane olarak kullanabilmek düşüncesiyle, bu sevincini bir hiddet maskesiyle örtmeğe çalıştığına hükmetmek gerekir.
Bu takdirde ise, bir üçüncü izah şekli olarak, iktidarın çok partili hayata artık son vermeğe hazırlandığı da akla gelebilir... Çünkü varmış olduğumuz merhalenin bir iki adım daha ötesinde muhalefet partileri birer kukladan başka bir şey olamazlar.
Eğer iktidarın hareket tarzının bunlardan daha başka bir şekilde izahı mümkünse, o izah seklini de öğrenmeyi pek isterdik.
Bülend ECEVİD
Koleksiyon
Alıntı
“Bir İhtimal Daha Var Mı?,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 22 Kasım 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/439 ulaşıldı.