Bir Bayramın Ardından
Başlık:
Bir Bayramın Ardından
Kaynak:
Halkçı, "Günün Işığında", s. 3
Tarih:
1955-04-26
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi
Metin:
GÜNÜN IŞIĞINDA :
Bir bayramın ardından
Bülend ECEVİT
Çocuk Bayramına dair haberler veren, sütün sütun resimler basıp yazılar yayınlıyan gazetelerimizde, bu sütunların arasına karışıp gözden kaybolmuş küçücük bir ilân:
«Çocuğu korumak
«Yurdu korumaktır.»
İlânı veren: Çocuk Esirgeme Kurumu...
Bir de, hayırsever bir dikimevinin, yoksul çocuklardan birkaçını bayram vesilesiyle giydirdiğine dair bir haber okuduk.
Çocuk Bayramı sırasında gazetelerimizde, çocukların korunmasiyle İlgili başka ne bir haber, ne bir yazı, ne bir resim gözümüze ilişti.
Öyleyse çocuk bayramında neler yapıldı?
Şimdiye kadar her yıl neler yapılırdı ise bu yıl da onlar yapıldı. Yani geçit törenleri yapıldı, yapılar donandı. nutuklar, müsamereler, balolar verildi.
Fakat şehrimizdeki çocuk balosuna dair çıkan haberleri belki de kısık sesli, yırtık esvaplı, çıplak göğüslü bir çocuktan aldığınız gazetede okudunuz.
O gün sokakta çocuğunuzun bayramlık papucunu belki de onun kadar küçük bir çocuk boyadı.
Belki bayramlık alışverişinizi çarşıdan evinize taşıyan, sırtı küfeli bir çocuktu.
Öyleyse biz bu bayramda neyi, çocuklar için yaptığımız hangi hizmeti kutladık?
Çoğu törenlerimiz gibi çocuk bayramı törenlerimiz de, henüz yapılmamış işlerin, başarılmamış görevlerin töreni!
Yurdumuzda önce tören gelir, ondan sonra görev.. Önce kutlama gelir, ondan sonra iş..
Biz henüz kutlamayı da, eğlenmeyi de, boş vakit geçirmeyi de hak etmiyen bir milletiz. Ama bunların belki hepsi bizde, Türkiye’den çok daha ileri gitmiş, çok daha fazla refaha kavuşmuş, çok daha geniş temelli bir sosyal adalet düzeni kurmuş Batı memleketlerinde olduğundan daha bol. Nutuklar da daha bol, törenler de daha bol, donanmalar da..
Gerekmez miydi, bizim gibi, önünde daha aşılacak bunca yol olan bir memlekette «Çocuk bayramı» diye adlandırılmış bir gün, her yıl, o memleketin yoksul ve bakımsız ve oyun çağındayken geçim derdine düşmüş çocuklarını kurtarma yolunda varılmış yeni hedeflere dair haberlerle gelsin ?
Gerekmez miydi «çocuk bayramı» diye adlandırılmış bir gün, her gelişinde, vakti ve gücü yetenlerimizin, parası olanlarımızın, bu memleket çocuklarını kurtarmak için yaptıkları yeni hamleleri müjdelesin ?
Halbuki çoğumuzun yaptığı havramdan bayrama yakamıza birer rozet taktırmaktan ibarettir.
Çocuk Esirgeme Kurumu zavallı bütçesinden ayırdığı parayla bayramdan bayrama «çocuğu korumak yurdu korumaktır» diye ilânlar vere dursun, çocuk bayramları bunca yıldır gelip geçe dursun çocuk bayramında bayram edebilen çocukların sayısı yıllardan yıllara acaba ne kadar artmıştır?
Bir bayramın ardından
Bülend ECEVİT
Çocuk Bayramına dair haberler veren, sütün sütun resimler basıp yazılar yayınlıyan gazetelerimizde, bu sütunların arasına karışıp gözden kaybolmuş küçücük bir ilân:
«Çocuğu korumak
«Yurdu korumaktır.»
İlânı veren: Çocuk Esirgeme Kurumu...
Bir de, hayırsever bir dikimevinin, yoksul çocuklardan birkaçını bayram vesilesiyle giydirdiğine dair bir haber okuduk.
Çocuk Bayramı sırasında gazetelerimizde, çocukların korunmasiyle İlgili başka ne bir haber, ne bir yazı, ne bir resim gözümüze ilişti.
Öyleyse çocuk bayramında neler yapıldı?
Şimdiye kadar her yıl neler yapılırdı ise bu yıl da onlar yapıldı. Yani geçit törenleri yapıldı, yapılar donandı. nutuklar, müsamereler, balolar verildi.
Fakat şehrimizdeki çocuk balosuna dair çıkan haberleri belki de kısık sesli, yırtık esvaplı, çıplak göğüslü bir çocuktan aldığınız gazetede okudunuz.
O gün sokakta çocuğunuzun bayramlık papucunu belki de onun kadar küçük bir çocuk boyadı.
Belki bayramlık alışverişinizi çarşıdan evinize taşıyan, sırtı küfeli bir çocuktu.
Öyleyse biz bu bayramda neyi, çocuklar için yaptığımız hangi hizmeti kutladık?
Çoğu törenlerimiz gibi çocuk bayramı törenlerimiz de, henüz yapılmamış işlerin, başarılmamış görevlerin töreni!
Yurdumuzda önce tören gelir, ondan sonra görev.. Önce kutlama gelir, ondan sonra iş..
Biz henüz kutlamayı da, eğlenmeyi de, boş vakit geçirmeyi de hak etmiyen bir milletiz. Ama bunların belki hepsi bizde, Türkiye’den çok daha ileri gitmiş, çok daha fazla refaha kavuşmuş, çok daha geniş temelli bir sosyal adalet düzeni kurmuş Batı memleketlerinde olduğundan daha bol. Nutuklar da daha bol, törenler de daha bol, donanmalar da..
Gerekmez miydi, bizim gibi, önünde daha aşılacak bunca yol olan bir memlekette «Çocuk bayramı» diye adlandırılmış bir gün, her yıl, o memleketin yoksul ve bakımsız ve oyun çağındayken geçim derdine düşmüş çocuklarını kurtarma yolunda varılmış yeni hedeflere dair haberlerle gelsin ?
Gerekmez miydi «çocuk bayramı» diye adlandırılmış bir gün, her gelişinde, vakti ve gücü yetenlerimizin, parası olanlarımızın, bu memleket çocuklarını kurtarmak için yaptıkları yeni hamleleri müjdelesin ?
Halbuki çoğumuzun yaptığı havramdan bayrama yakamıza birer rozet taktırmaktan ibarettir.
Çocuk Esirgeme Kurumu zavallı bütçesinden ayırdığı parayla bayramdan bayrama «çocuğu korumak yurdu korumaktır» diye ilânlar vere dursun, çocuk bayramları bunca yıldır gelip geçe dursun çocuk bayramında bayram edebilen çocukların sayısı yıllardan yıllara acaba ne kadar artmıştır?
Dosyalar
Koleksiyon
Alıntı
“Bir Bayramın Ardından,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 30 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/42 ulaşıldı.
