Türk Memuruna Kanunla Hakaret
Title:
Türk Memuruna Kanunla Hakaret
Source:
Halkçı (Yeni Ulus), "Günün Işığında" s. 3
Date:
1954-07-05
Location:
Rahşan Ecevit Arşivi
Text:
GÜNÜN IŞIĞINDA:
Türk memuruna kanunla hakaret
İngilizler, «civil service» dedikleri devlet memurluğu müessesesiyle iftihar ederler.
Memurlarıyla Ingiliz milleti kadar öğünen toir millet daha var mıdır, bilmiyorum.
Başka memleketlere nisbetle az da olsa, bürokrasiden İngiltere’de de şikâyet edilir. Memurların işleri uzatmalarından, masaları başında vakit öldürmelerinden orada da dert yanılır. Memur tipi orada da devamlı bir karikatür konusudur.
Bütün bunlara rağmen Ingiliz halkının devlet memurluğu müessesesiyle öğünmesi, zaman zaman alay etse bile memurlarına içten bir saygı beslemesi nedendir?
«İngiliz Orta Sınıfları» (The English Middle Classes) adlı müşterek kitaplarının devlet memurlarına ayrılan bölümünde, iki yazar, Roy Lewis ve Angus Maude, bu soruya galiba en doğru cevabı veriyor.
Bu iki yazar der ki,
«Genel olarak bir İngiliz vatandaşı, iyi teşkilâtlanmak üzerinde durmaz. Onun istediği, adalettir.»
Gerçekten de İngiltere’de devlet memurluğu müessesesinin bu kadar itibar görmesine sebep, bu müessesenin adalet üzerine kurulmuş ve o esas üzerinde işler olmasıdır.
Memurluk müessesesi âdil bir müessese olarak kaldıkça, Ingiliz halkı, memurlarının ufak tefek kusurlarını, ihmalciliklerini seve seve hoş görür.
Bizde şimdi hazırlanan ve gayesi gûya memurluk müessesesini ıslah etmek olan «tasfiye kanunu» ise, memurlara adalet kapılarını kapamakla işe başlıyor. «Bu kanun gereğince ittihaz olunacak vazifeden uzaklaştırma karar ve muameleleri aleyhinde hiçbir idarî ve adlî kaza merciine başvurulamaz» diyor. (Madde: 3).
Ondan sonra, kendisine bütün adalet kapıları sımsıkı kapanmış, bütün meslek hayatı bir âmirin bir sözüne bağlanmış memurlardan huzur ve güven içinde çalışmaları, verimli olmaları, halka âdil davranmaları bekleniyor.
Bu kanun tasarısını hazırlıyan iktidarın, Türk memuruna, saygıdan geçtik, ne kadar iyi niyet gösterdiğini anlamak için tasarı gerekçesini bir defa okumak yeter. Bu gerekçe ile Türk memuruna yöneltilen hakaretler, terbiyeli bîr insanın düşmanına bile yöneltirken tereddüt edeceği kadar ağır ve haysiyet kırıcıdır.
Bir iktidarın «hizmetlerin ifası için kullandığı vasıtaları» («vasıtalar» sözü ile gerekçede memurlar kastedilmiştir) bu derece hor görmesine acaba herhangi bir memlekette bugüne kadar rastlanmış mıdır?
Bülend ECEVİT
Türk memuruna kanunla hakaret
İngilizler, «civil service» dedikleri devlet memurluğu müessesesiyle iftihar ederler.
Memurlarıyla Ingiliz milleti kadar öğünen toir millet daha var mıdır, bilmiyorum.
Başka memleketlere nisbetle az da olsa, bürokrasiden İngiltere’de de şikâyet edilir. Memurların işleri uzatmalarından, masaları başında vakit öldürmelerinden orada da dert yanılır. Memur tipi orada da devamlı bir karikatür konusudur.
Bütün bunlara rağmen Ingiliz halkının devlet memurluğu müessesesiyle öğünmesi, zaman zaman alay etse bile memurlarına içten bir saygı beslemesi nedendir?
«İngiliz Orta Sınıfları» (The English Middle Classes) adlı müşterek kitaplarının devlet memurlarına ayrılan bölümünde, iki yazar, Roy Lewis ve Angus Maude, bu soruya galiba en doğru cevabı veriyor.
Bu iki yazar der ki,
«Genel olarak bir İngiliz vatandaşı, iyi teşkilâtlanmak üzerinde durmaz. Onun istediği, adalettir.»
Gerçekten de İngiltere’de devlet memurluğu müessesesinin bu kadar itibar görmesine sebep, bu müessesenin adalet üzerine kurulmuş ve o esas üzerinde işler olmasıdır.
Memurluk müessesesi âdil bir müessese olarak kaldıkça, Ingiliz halkı, memurlarının ufak tefek kusurlarını, ihmalciliklerini seve seve hoş görür.
Bizde şimdi hazırlanan ve gayesi gûya memurluk müessesesini ıslah etmek olan «tasfiye kanunu» ise, memurlara adalet kapılarını kapamakla işe başlıyor. «Bu kanun gereğince ittihaz olunacak vazifeden uzaklaştırma karar ve muameleleri aleyhinde hiçbir idarî ve adlî kaza merciine başvurulamaz» diyor. (Madde: 3).
Ondan sonra, kendisine bütün adalet kapıları sımsıkı kapanmış, bütün meslek hayatı bir âmirin bir sözüne bağlanmış memurlardan huzur ve güven içinde çalışmaları, verimli olmaları, halka âdil davranmaları bekleniyor.
Bu kanun tasarısını hazırlıyan iktidarın, Türk memuruna, saygıdan geçtik, ne kadar iyi niyet gösterdiğini anlamak için tasarı gerekçesini bir defa okumak yeter. Bu gerekçe ile Türk memuruna yöneltilen hakaretler, terbiyeli bîr insanın düşmanına bile yöneltirken tereddüt edeceği kadar ağır ve haysiyet kırıcıdır.
Bir iktidarın «hizmetlerin ifası için kullandığı vasıtaları» («vasıtalar» sözü ile gerekçede memurlar kastedilmiştir) bu derece hor görmesine acaba herhangi bir memlekette bugüne kadar rastlanmış mıdır?
Bülend ECEVİT
Collection
Citation
“Türk Memuruna Kanunla Hakaret,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, accessed November 22, 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/268.