Birinci MBK'den Kalan İki Mesele

Başlık: 
Birinci MBK'den Kalan İki Mesele 
Kaynak: 
Ulus, "Günaydın" ss. 1, 2 
Tarih: 
1960-11-21 
Lokasyon: 
Rahşan Ecevit Arşivi 
Metin: 
GÜNAYDIN

BÜLENT ECEVİT

Birinci M.B.K.'den kalan iki mesele

13 Kasım hareketi ile intikal rejiminin yeni bir devresi açılırken, halk, yalnız bu yeni devreye büyük bir umut ve güvenle bakmakla kalmamakta, geri de bıraktığımız 6 aya yakın süren devrenin de yeni Millî Birlik Komitesince bir muhasebesi yapılacağını ummaktadır. Tehlikeli ölçüde ve çalışmayı aksatacak şekilde ikiye bölünmüş olduğu Sayın Cemal Gürsel tarafından da doğrulanan Birinci Millî Birlik Komitesinin verdiği bütün kararlar, geçirdiği bütün kanunlar, bugünkü Mill Birlik Komitesini tatmin etmekte midir?.. Eğer tatmin etmeyenler ve değiştirilmesi mümkün olanlar varsa, Millî Birlik Komitesinin bunları değiştirmekle, veya değiştirme imkânlarını aramakla, ancak kendi durumunu daha da kuvvetlendirmiş ve yurttaş huzurunu arttırmış olacağı bellidir.

İntikal rejiminin ilk devresiyle ilgili olarak, bugün, en çok iki konu üzerinde durulmaktadır: Biri Üniversitelerde yapılan tasfiye, öbürü de 5000 kadar general ve subayın emekliye ayrılışı...

Emekliye ayrılan Ordu mensuplarından bazısı, Üniversite tasfiyesine karşı basının gösterdiği tepki üzerine, gazete yazarlarını kınamışlardır. Kendilerinin emekliye ayrılışları ile ayni şekilde ilgilenilmemiş olmasından üzüntü duymuşlardır. Şüphesiz üzülmekte, gazeteleri, gazete yazarlarını kınamakta bir bakıma haklıdırlar. Ama, gazetelerin, gazete yazarlarının iki konu üzerine ayni kolaylıkla ve aynı yönden eğilemiyeceklerini de herhalde takdir ederler. Bunun üç sebebi vardır... Birincisi, Türk basını, Ordu ile ilgili bir meseleyi, hele böyle nazik bir intikal devresinde, kolay kolay günlük tartışma konusu haline getiremezdi. Bunun memleket hesabına sakıncaları faydalarından büyük olabilirdi. İkincisi, Üniversite tasfiyesinin yapılış şeklinde bağımsız bir kurumun bağımsızlığına aykırılık söz konusu idi. Üçüncüsü, Ordudaki emekliye ayırma hareketi, yetersizleri, türlü yönlerden kusurluları ayıklamak gerekçesiyle değil, sadece Ordu kadrolarındaki şişkinliği gidermek, Ordu kadrolarında zarurî hale geldiği söylenen bir daraltmayı sağlamak gerekçesiyle yapılmıştı. Onun için, Ordudan emekliye ayrılanların şahsiyetleri hakkında kimsenin aklına en küçük bir şüphe gelemezdi. Üniversite tasfiyesinde ise, ad belirtilmeksizin, bilimsel yetersizlikten türlü ahlâk zaaflarına kadar, bütün tasfiyeye uğrayanları şüphe altına düşürebilecek gerekçeler ileri sürülmüşü.

Bununla beraber, emekliye ayrılan general ve subaylardan kiminin içinde genç yaşta görevden ayrılmanın acısı, kiminin için de haksızlığa uğramış olmak duygusu yer etmiştir.

13 Kasım günü Millî Birlik Komitesinde yapılan değişiklikten sonra, bu iç acılarını, bu duygularını daha açık olarak belirtmekte, haksızlıklar yapılmış ise bu haksızlıkların düzelebileceğine daha çok inanır görünmektedirler.

Öyle anlaşılıyor ki, bugünkü terekküp tarzı ile Millî Birlik Komitesi emekliye ayrılan general ve subaylar meselesini yeniden ele alırsa daha sağlam ve adil bir sonuca varılacağı kanısı, emekliye ayrılanlar arasında yaygındır.

İkinci Millî Birlik Komitesi Üyeleri, herhalde bunu, yaz ortasında emekliye ayrılmış eski silâh arkadaşlarının, kendilerine güvenlerinin bir belirtisi saymalıdırlar.

Millî Birlik Komitesindeki tasfiyeden sonra, Devlet Başkanı ve Başkomutan Sayın Cemal Gürsel'in, emekliye ayırma olayı ile ilgili olarak, Ordunun «kolunun kanadının kırılmış» olduğundan bahsetmesi, son olarak da, emekliye ayrılan subaylara yolladığı bir mesajda,

«Emekli arkadaşlarımın bana itimad etmelerini ve neticeyi sabırla beklemelerini rica ederim.. Müsterih olsunlar»,

demesi, İhtilâlden sonra emekliye ayrılan, aralarında, İhtilâlin başarısına büyük hizmetleri geçmiş kimseler de bulunan eski Ordu mensuplarının bu umut ve güvenlerini kuvvetlendirmiş olsa gerektir.

Ayni şekilde, Üniversiteler de, İkinci Millî Birlik Komitesinin Üniversite tasfiyesi meselesini yeniden ele almasını umut ve güvenle bekler görünmektedirler.

Eğer Ordudaki emekliye ayırma işlemi, gerçekten, Ordudaki kısıntı zaruretinin ölçüsünü aşmışsa; Üniversite tasfiyesinde de, takip edilen usulün Üniversite bağımsızlığına aykırılığından başka, üstelik yanlış kıstaslar kullanılmışsa, yeni Millî Birlik Komitesi, iki işlemi de bir daha ele almayı herhalde adaletin ve memlekette daha geniş huzur sağlıyablimenin bir gereği sayacaktır.

Bu yeniden inceleme sonunda, hatalar yapılmış olduğu anlaşılırsa, İkinci Millî Birlik Komitesinin, hatayı kabul etmemeyi bir onur meselesi yapacağına kimse ihtimal veremez. Sayın Cemal Gürsel açık sözlülüğü, doğruluğu, küçük onur meselelerinin ne kadar üstünde tutan bir önder olduğunu türlü vesilelerle göstermiştir.

Gerek Ordudaki emeklilik işlemi gerek Üniversitedeki tasfiye konusunda, nihaî karar, bugünkü şartlar altında, şüphesiz, Millî Birlik Komitesinin olmalıdır.

Yeter ki kendi içinde yaptığı tasfiyeden sonra, yeni Millî Birlik Komitesinin bu iki meseleyi yeniden ele aldığı bilinsin!. Hattâ, yeni Millî Birlik Komitesi, bazı hatalar yapılmış olduğunu kabul etmekle beraber, bu hataları bir ölçünün üstünde onarma yoluna gitmenin daha büyük hatalar ve sakıncalar doğurabileceği kanaatine varırsa, sadece bunu bu şekilde belirtmesi bile, hataya kurban gidenleri mânen tatmin edebilmek için başvurulabilecek başka bütün yollardan daha etkili olacaktır, sanırız. 

Dosyalar

1960.11.21.RE_B1.jpg
1960.11.21.RE_B2.jpg
1960.11.21.RE_B.txt

Koleksiyon

Alıntı

“Birinci MBK'den Kalan İki Mesele,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 3 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1283 ulaşıldı.