Ölçü
Başlık:
Ölçü
Kaynak:
Ulus, "Günaydın" No 13220, ss. 1, 5
Tarih:
1960-06-21
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi / Atatürk Kitaplığı
Metin:
GÜNAYDIN
BÜLENT ECEViT
ÖLÇÜ
10 yılda millet olarak ölçüyü kaçırmıştık.
Yalnız bizde değil, dünyanın her yerinde, başta bulunanların tutumu, bütün milletin yasayış ölçülerini tayin eder.
Harb sırasında ve harbten sonra, koca Britanya İmparatorluğunun Kral ailesi, esvaplarını ters yüz ederek, yamayarak giyerdi. Saraydaki davetlerden konuklar yarı aç yarı tok uğurlanırdı. Kralının, Kraliçesinin nasıl yaşadığını bilen, gözleriyle gören İngiliz halkı da, her sıkıntıya sevmeye katlanırdı. Haftada bir avuç etle, kahvaltıya bile yetmeyecek kadar nebatî yağla mutfağını çevirmekten, yamalı gömlek ve esvapla dolaşmaktan sıkılmazdı.
Demokratik denetleme sağlam işlediği için, bu tutumlu yaşayışla arttırılan maddî imkânların yerine harcanıp harcanmadığını da günü gününe kontrol edebilir, daha müreffeh yaşama imkânlarının geleceği günleri ufukta görebilirdi.
Biz dünyanın en yoksul devletlerinden biriyiz. Günlük yaşayışımızda oldukça ağır sıkıntılara katlanmadan, bu sıkıntılarımızın ve emeklerimizin verimli bir iktisadî kalkınma plânı içinde değerlendirilmesine el birliğiyle çalışmadan varlıklı bir devlet durumuna gelmeyi umamayız.
Eğer devletlerin büyüklüğü devlet başındakilerin yaşayışlarına göre ayarlanabilse idi, Demokrat Parti Türkiyesi, Katar ve Kuveyt Şeyhlikleriyle birlikte, bugün adına «Büyükler» denen devletlerin hepsinden büyük sayılmak gerekirdi. Devletin başındakiler, yaşayışlarında, tutumlarında, 10 yıldır ölçüyü öylesine kaçırmışlardı. Onlar ölçüyü kaçırdıkça millet de ölçüyü kaçırmıştı. Ölçü kaçtıkça yolsuzluk artmıştı. Eskiden pek lüks olarak görünen bazı zevkler, «Medenî ihtiyaç» gibi akan suları durdurucu bir ad altında, en dar gelirlilerden bile bir çoğuna tabiî hak olarak görünür olmuştu.
Fakat 10 yılın sonunda, Demokrat Parti iktidarından, ve o iktidarın 10 yıl önceki ikişer bucuk liralarını milyonlara üretmiş, şirketlere, apartmanlara temel etmiş efendilerinden, bu millete boş bir hazine, düşük bir para, ve milyarca liralık borç kaldı.
Acı gerçekleri açık açık göz önüne sermekle, yeni idare, uzunca bir süre bir takım maddî sıkıntılara katlanmamızın, ve malî itibarımızı kurtarmak memleketi kalkındırmak için elbirliğiyle çalışmamızın hayatî birer zaruret olduğuna göstermiştir.
Şimdi, bu zaruretlere göre, kendi gerçek yaşama ölçülerimizi bulma devresindeyiz. Birkaç ay için başta Ordunun oluşu da, gerçek ölçülerimizi bulmayı kolaylaştıracaktır. Herkes yaşayışını, devlet başındaki mütevazı subay ailelerinin yaşayışına göre ayarlamak fırsatını bulmuş olacaktır.
Orduya bağlı yöneticiler, iktidarda oldukları sürece, kendi günlük yaşayış ölçüleriyle millete örnek olmaktan elbette geri kalmayacaklardır. Bu idareden devralınacak ölçülere ise, sağlam bir demokratik denetleme sistemi kurulduktan sonra, elbette yarının sivil idareleri de bağlı kalmak mecburiyetini duyacaklardır.
BÜLENT ECEViT
ÖLÇÜ
10 yılda millet olarak ölçüyü kaçırmıştık.
Yalnız bizde değil, dünyanın her yerinde, başta bulunanların tutumu, bütün milletin yasayış ölçülerini tayin eder.
Harb sırasında ve harbten sonra, koca Britanya İmparatorluğunun Kral ailesi, esvaplarını ters yüz ederek, yamayarak giyerdi. Saraydaki davetlerden konuklar yarı aç yarı tok uğurlanırdı. Kralının, Kraliçesinin nasıl yaşadığını bilen, gözleriyle gören İngiliz halkı da, her sıkıntıya sevmeye katlanırdı. Haftada bir avuç etle, kahvaltıya bile yetmeyecek kadar nebatî yağla mutfağını çevirmekten, yamalı gömlek ve esvapla dolaşmaktan sıkılmazdı.
Demokratik denetleme sağlam işlediği için, bu tutumlu yaşayışla arttırılan maddî imkânların yerine harcanıp harcanmadığını da günü gününe kontrol edebilir, daha müreffeh yaşama imkânlarının geleceği günleri ufukta görebilirdi.
Biz dünyanın en yoksul devletlerinden biriyiz. Günlük yaşayışımızda oldukça ağır sıkıntılara katlanmadan, bu sıkıntılarımızın ve emeklerimizin verimli bir iktisadî kalkınma plânı içinde değerlendirilmesine el birliğiyle çalışmadan varlıklı bir devlet durumuna gelmeyi umamayız.
Eğer devletlerin büyüklüğü devlet başındakilerin yaşayışlarına göre ayarlanabilse idi, Demokrat Parti Türkiyesi, Katar ve Kuveyt Şeyhlikleriyle birlikte, bugün adına «Büyükler» denen devletlerin hepsinden büyük sayılmak gerekirdi. Devletin başındakiler, yaşayışlarında, tutumlarında, 10 yıldır ölçüyü öylesine kaçırmışlardı. Onlar ölçüyü kaçırdıkça millet de ölçüyü kaçırmıştı. Ölçü kaçtıkça yolsuzluk artmıştı. Eskiden pek lüks olarak görünen bazı zevkler, «Medenî ihtiyaç» gibi akan suları durdurucu bir ad altında, en dar gelirlilerden bile bir çoğuna tabiî hak olarak görünür olmuştu.
Fakat 10 yılın sonunda, Demokrat Parti iktidarından, ve o iktidarın 10 yıl önceki ikişer bucuk liralarını milyonlara üretmiş, şirketlere, apartmanlara temel etmiş efendilerinden, bu millete boş bir hazine, düşük bir para, ve milyarca liralık borç kaldı.
Acı gerçekleri açık açık göz önüne sermekle, yeni idare, uzunca bir süre bir takım maddî sıkıntılara katlanmamızın, ve malî itibarımızı kurtarmak memleketi kalkındırmak için elbirliğiyle çalışmamızın hayatî birer zaruret olduğuna göstermiştir.
Şimdi, bu zaruretlere göre, kendi gerçek yaşama ölçülerimizi bulma devresindeyiz. Birkaç ay için başta Ordunun oluşu da, gerçek ölçülerimizi bulmayı kolaylaştıracaktır. Herkes yaşayışını, devlet başındaki mütevazı subay ailelerinin yaşayışına göre ayarlamak fırsatını bulmuş olacaktır.
Orduya bağlı yöneticiler, iktidarda oldukları sürece, kendi günlük yaşayış ölçüleriyle millete örnek olmaktan elbette geri kalmayacaklardır. Bu idareden devralınacak ölçülere ise, sağlam bir demokratik denetleme sistemi kurulduktan sonra, elbette yarının sivil idareleri de bağlı kalmak mecburiyetini duyacaklardır.
Koleksiyon
Alıntı
“Ölçü,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 21 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1187 ulaşıldı.