Yeni Devrin Kültür Ocakları
Başlık:
Yeni Devrin Kültür Ocakları
Kaynak:
Ulus, "Günaydın" No 13205, s. 1
Tarih:
1960-06-03
Lokasyon:
Atatürk Kitaplığı
Metin:
GÜNAYDIN
BÜLENT ECEVİT
Yeni devrin kültür ocakları
27 Mayıs hareketi üzerine kurulan Millî Birlik İdaresi altında geçireceğimiz bir kaç ay, Türk Milleti için, erişilmemiş bazı yüce ülkülere erişme, yitirilmiş nice hürriyetlere ve mânevi değerlere yeniden kavuşma imkânını olduğu kadar, yıkılmış bazı büyük ve gerekli müesseseleri yeniden canlandırma imkânını da sağlayabilir.
Devlet Başkanı Sayın Orgeneral Cemal Gürsel'in Türk gençliğine söylediklerini okurken, millete bu idare ile geri kazandırılabilecek müesselerden biri aklımıza geldi.
Sayın Orgeneral Gürsel, «Hürriyetsiz kemal ve tekâmül» olamıyacağını belirttikten sonra, haklı olarak, «en büyük derdimiz vee ıstırabımız» ın da cehalet olduğunu söylüyordu. Hürriyetin, ve hürriyetle beraber insanlık haysiyetinin, zorbalık heveslilerine karşı savunulmasında aydınların oynadıkları rol göz önüne getirilecek olursa, cehalete karşı açılacak yeni bir savaşın hürriyet için de en sağlam teminat olacağı kendiliğinden ortaya çıkar.
Türkiye'de Ordu, Osmanlı İmparatorluğunun son devresinden beri, bir çok ileri hareketlere öncülük etmiştir. Batı uygarlığına, Batı ilmine. hattâ resmi ile, musikisi ile Batı sanatına, toplumumuzun pencereler ilk defa Ordu açmış, ve bugüne kadar Ordu, Türkiye'de, bir çok bakımlardan etki alanı en geniş bir eğitim müessesesi olagelmiştir.
Devrimci Türk Ordusu, toplumumuzdaki bu gelenekli öncülüğünü, şimdi, halk eğitimi alanında da gösterebilir. Halkevleri ve Halkodaları, okullar dışında, Türk toplumunu cehaletten kurtarmanın en kestirme yolunu teşkil ediyordu. Cehaleti kendine en yalan müttefik bilen Demokart Parti idaresinin iş başına gelir gelmez kapadığı bu yolu, Millî Birlik İdaresi yeniden açabilir.
Önümüzdeki genel seçimlerden sonra gelecek bir iktidarın Halkevlerini ve Halkodalarını, parti ile hiç bir ilişiği olmayan bir kamu müessesesi olarak, değişik bir hüviyetle yeniden canlandırması şüphesiz mümkündür. Ancak ne kadar iyiniyetle yapılırsa yapılsın, bu hareket yanlış yorumlara yol açabilir; yeni Halkevlerini, Halkodalarının artık bir parti müessesesi olmıyacağına bazı kimseleri inandırmakta güçlük çekilebilir.
Fakat bu müesesseyi dirilten Millî Birlik İdaresi olursa, kimse, yeni şekliyle Halkevlerinin, Halkodalarının partiler dışı bir millî müessese olarak kurulduğundan şüphe edemez.
Ad önemli değildir. Başka bir ad verilebilir. Halkevlerinin, Halkodalarının eski yapıları alınıp, o yapılarda, 27 Mayıs 1960 ruhunu kuşaktan kuşağa yaşatacak, o ruhun ateşini Tür Milleti yaşadıkça yanar tutacak yepyeni birer kültür ocağı kurulabilir.
BÜLENT ECEVİT
Yeni devrin kültür ocakları
27 Mayıs hareketi üzerine kurulan Millî Birlik İdaresi altında geçireceğimiz bir kaç ay, Türk Milleti için, erişilmemiş bazı yüce ülkülere erişme, yitirilmiş nice hürriyetlere ve mânevi değerlere yeniden kavuşma imkânını olduğu kadar, yıkılmış bazı büyük ve gerekli müesseseleri yeniden canlandırma imkânını da sağlayabilir.
Devlet Başkanı Sayın Orgeneral Cemal Gürsel'in Türk gençliğine söylediklerini okurken, millete bu idare ile geri kazandırılabilecek müesselerden biri aklımıza geldi.
Sayın Orgeneral Gürsel, «Hürriyetsiz kemal ve tekâmül» olamıyacağını belirttikten sonra, haklı olarak, «en büyük derdimiz vee ıstırabımız» ın da cehalet olduğunu söylüyordu. Hürriyetin, ve hürriyetle beraber insanlık haysiyetinin, zorbalık heveslilerine karşı savunulmasında aydınların oynadıkları rol göz önüne getirilecek olursa, cehalete karşı açılacak yeni bir savaşın hürriyet için de en sağlam teminat olacağı kendiliğinden ortaya çıkar.
Türkiye'de Ordu, Osmanlı İmparatorluğunun son devresinden beri, bir çok ileri hareketlere öncülük etmiştir. Batı uygarlığına, Batı ilmine. hattâ resmi ile, musikisi ile Batı sanatına, toplumumuzun pencereler ilk defa Ordu açmış, ve bugüne kadar Ordu, Türkiye'de, bir çok bakımlardan etki alanı en geniş bir eğitim müessesesi olagelmiştir.
Devrimci Türk Ordusu, toplumumuzdaki bu gelenekli öncülüğünü, şimdi, halk eğitimi alanında da gösterebilir. Halkevleri ve Halkodaları, okullar dışında, Türk toplumunu cehaletten kurtarmanın en kestirme yolunu teşkil ediyordu. Cehaleti kendine en yalan müttefik bilen Demokart Parti idaresinin iş başına gelir gelmez kapadığı bu yolu, Millî Birlik İdaresi yeniden açabilir.
Önümüzdeki genel seçimlerden sonra gelecek bir iktidarın Halkevlerini ve Halkodalarını, parti ile hiç bir ilişiği olmayan bir kamu müessesesi olarak, değişik bir hüviyetle yeniden canlandırması şüphesiz mümkündür. Ancak ne kadar iyiniyetle yapılırsa yapılsın, bu hareket yanlış yorumlara yol açabilir; yeni Halkevlerini, Halkodalarının artık bir parti müessesesi olmıyacağına bazı kimseleri inandırmakta güçlük çekilebilir.
Fakat bu müesesseyi dirilten Millî Birlik İdaresi olursa, kimse, yeni şekliyle Halkevlerinin, Halkodalarının partiler dışı bir millî müessese olarak kurulduğundan şüphe edemez.
Ad önemli değildir. Başka bir ad verilebilir. Halkevlerinin, Halkodalarının eski yapıları alınıp, o yapılarda, 27 Mayıs 1960 ruhunu kuşaktan kuşağa yaşatacak, o ruhun ateşini Tür Milleti yaşadıkça yanar tutacak yepyeni birer kültür ocağı kurulabilir.
Koleksiyon
Alıntı
“Yeni Devrin Kültür Ocakları,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 22 Kasım 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1177 ulaşıldı.