DP'deki Çekişmeler

Başlık: 
DP'deki Çekişmeler 
Kaynak: 
Ulus, "Günün Işığında" s. 3 
Tarih: 
1957-10-07 
Lokasyon: 
Atatürk Kitaplığı, 152/36 
Metin: 
GÜNÜN IŞIĞINDA

D.P. deki çekişmeler

Bülent ECEVİT

ADAY yoklamaları dünyanın her yerinde, parti saflarında gerginlikler doğurabilir. Fakat bu gerginliklerin Demokrat Parti saflarındaki dereceyi bulduğu pek görülmemiş, işitilmemiş olsa gerektir.

Seçimler arefesinde partilerin bütün maddî ve mânevi güçlerini, şahsi menfaat ve ihtiraslar üstünde bir gaye için seferber edebilmeleri beklenir. Bu gaye, iktidara geçerek, veya iktidarda kalarak, partinin programı ve hizmet anlayışı içinde, memleket idaresinin sorumluluğunu yüklenmektir.

Böyle bir gaye için mücadelenin başladığı bir sırada, partilerin kendi saflarındaki rekabetlerden doğan gerginlik aşırı bir dereceye varırsa, o parti saflarında görünenlerden büyük bir kısmının şahsî menfaat ve ihtiraslarını, memlekete hizmet isteğinden daha üstün tuttuklarına hükmetmemek elden gelmez.

D.P. deki gerginlik, görünüşe göre, hattâ gazetelere akseden bazı zabıta haberlerine göre, şimdi böyle aşırı bir dereceye varmıştır. Buna da şaşmağa lüzum yoktur. Çünkü, iktidarda kaldıkça bu parti, başlangıçta benimser göründüğü ilke ve ülkülerden öylesine uzaklaşmıştır ki memlekete hizmet kaygısını şahsi menfaat ve ihtirasların üstünde tutanlar artık bu parti saflarında kolay kolay tutunamaz olmuşlardır.

Dikkate değer bir gerçektir ki, partinin 4 kurucusundan biri de dahil olmak üzere, siyasi davranışları ne kadar beğenilmezse beğenilmesin, dürüst tanınmış birçok üyeler, D. P. yi her şeyden önce, bir menfaat gruplaşması hâline geldiği için bırakmışlardır.

Partinin edindiği menfaat gruplaşması hüviyetiyle totaliterlik eğilimi biribiriyle çok yakından bağlantılıdır. Partiden ayrılanların verdikleri gerekçelerde bu bağlantı açıkça görülebilmektedir. Belli ki şahsî menfaat duygularının körüklenip istismar edilmesiyle, totaliterlik eğilimine karşı parti içinde gösterilebilecek mukavemet önlenmeğe çalışılmaktadır. Bu yüzden, D.P. iktidarının 7 inci yılında, şahsî menfaat kaygıları o derece ön plâna çıkmış, öylesine saklanamaz hale gelmiştir ki, bu duruma katlanamayıp ta ayrılan birçok ileri gelen D.P. liler, eski partilerini açık açık, menfaatçilikle, nüfuz suiistimalciliğiyle suçlandırmaktan çekinmez olmuşlardır.

Bu, şüphesiz, çok ağır bir suçlamadır. Saflarından ayrılanların bu türlü suçlamalarına karşı kendi kendini savunabilecek durumda olsa, D.P. iktidarı her halde hareketsiz kalmazdı.

Oysa Demokrat Partinin, böyle ithamları, şaşılacak bir sessizlik ve alışkanlıkla karşılaması gözden kaçmıyor olsa gerektir.

Son olarak D.P. den ayrılan bir milletvekili, eski partisi içindeki menfaatçiliğe ve nüfuz suiistimalciliğine dair ithamlarıni, bir basın konferansında, adlar, olaylar belirterek, oynayan paraların tutarlarını açıklayarak desteklemiş, ve 1954 den beri Başbakana bu konuda bilgi verildiğini, fakat, aynı zamanda D.P. Genel Başkanı olan Başbakanın hiçbir tedbir almağı gerekli görmediğini, tersine, nüfuz suiistimalciliğine adları karışanlara parti içinde daha çok itibar gösterildiğini söylemiştir.

Menfaatçiliğin, nüfuz suiistimalciliğinin böylesine hoş görüldüğü bir iktidar partisinde, aday yoklamalarının, memlekete siyaset yoluyla hizmet etme isteği duyanlar arasındaki sıhhatli bir rekabet halinden çıkıp, insanlardaki bütün ilkel duyguları açığa vuran bir şahsi ihtiraslar çatışması haline gelmesi, ve particiliği başka türlü anlıyanların, bu çatışma sırasında gitgide kenara itilip nihayet saf dışı bırakılmaları, pek tabii karşılanmalıdır.

D.P. lilerin, kendi kongre veya aday yoklamalarında sık sık polis müdahelesine başvurmak zorunda kalmaları, bu parti içindeki mücadelenin, memlekete en iyi hizmet imkânları bulma hedefine yönelmiş temiz bir mücadele olmaktan pek çok uzaklaştığına canlı bir delildir.

Memleket idaresi sorumluluğunu elinde tutmak isteyen Demokrat Partinin bu hali, seçimler öncesinde, yurttaşların ibretle seyretmeleri gereken bir haldir. Siyasî rekabetlerle ticarî menfaatlerin böyl ebirbirinden ayırdedilemiyecek kadar kaynaşması ve çırılçıplak yurttaşların gözleri önüne serilmesi, yeryüzünde bir eşine kolay kolay rastlanamıyacak bir hâdisedir.

Hâdisenin büsbütün ilgi çekici bir yönü ise, parti içindeki nüfuz suiistimalciliklerini ad ve para tutarı belirterek açıklıyanların iddialarına cevap bile veremiyecek durumda olan Demokrat Parti liderlerinin, kendi partileri dışındaki siyaset adamlarına, «siyasi ahlâk» dersleri vermeğe kalkışacak katlarda cüretkâr olmalarıdır. 

Dosyalar

1957.10.07.jpg
1957.10.07_B.jpg
1957.10.07_B.txt

Koleksiyon

Alıntı

“DP'deki Çekişmeler,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 28 Mart 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/896 ulaşıldı.