Halk İradesinin Anıtlaştığı Gün
Başlık:
Halk İradesinin Anıtlaştığı Gün
Kaynak:
Ulus, "Günaydın" s. 1
Tarih:
1961-05-05
Lokasyon:
Rahşan Ecevit Arşivi, "Günaydın Yazı Dizisi 1960-61"
Metin:
GÜNAYDIN
BÜLENT ECEVİT
HALK İRADESİNİN ANITLAŞTIĞI GÜN
Geçen yıl bugün Türk demokrasisinin en sağlam teminata kavuştuğu ispat edilmişti. Demokrasinin bütün hukukî teminat müesseselerini yıktığını, öylelikle bir mutlak hükümdar durumuna geldiğini sanan adam, o gün, karşısında, rejimin gerçek sahibi olan halkı, demokrasinin gerçek teminatı olan halk iradesini bulmuştu.
Bu irade, başkentin ana yolunda dile gelmiş, ona,
— İstifa!,
diye haykırıyordu.
Bu irade, o adamın, kendi lehinde gösteri için tuttuğu kimseleri bir yana itiyor, o adamı saran silâhlı koruyucu kordonları ya kırıyor ya kendine katılıyor, artık önündeki bütün engelleyici, sınırlayıcı hukukî müesseseleri yıktığını ve ülkenin mutlak hâkimi durumuna geldiğini sanan adam, güpegündüz sokak ortasında yakasından yakalayıp sarsıyordu.
Şaşırmış, aptallaşmış,
— Ne istiyorsunuz benden? diyordu adam...
— İstifa!.
cevabını alıyordu.
Geldiği mevkiden artık kendisini ölümden başka bir gücün ayıramıyacağına kendi kendini inandırmış adam, sokak ortasında, kendisini sıkıştıran kalabalığın ortasında güçsüz, çaresiz,
— Öldürün öyleyse beni!,
diyordu.
Halk,
— Öldürmeyiz!.. İstifa et!,
diye haykırıyordu.
İki gün sonra, paralı adamlar tutacak, içirecek, silâhlandıracak, Hükümet himayesinde bu adamları Ankara sokaklarına salacak, kendisini yakasından tutup sarsanlara, kendisine «İstifa!», diye haykıranlara karşı çıkaracak,
— İşte beni tutanlar daha güçlü!,
diye, halk iradesine meydan okuyacaktı...
Fakat o parayla tutulmuş kalabalık, hürriyetleri, şerefleri uğrunda her şeyi yitirmeyi, gerekirse ölmeyi göze alanların sadece bakışları yılmayan, karşısındakinin gözüne dosdoğru bakan bakışları önünde, eriyip gitmeye mahkûmdu.
Halkın, şerefli bir halkın, demokrasiyi yaşatmağa azmetmiş bir halkın iradesi önünde, paranın satın alabileceği, baskının kendine alet edebileceği her kuvvet yenilmeye mahkûmdu.
5 Mayıs 1960 da, Ankara'nın Atatürk Bulvarında, Menderes'e karşı,
— İstifa!,
diye şahlanan irade, demokrasinin vekâlet üzerine kurulu hukukî teminat müesseselerini yıkmakla veya işlemez duruma getirmekle her şeye kaadir olacaklarını, ondan sonra hiçbir güçle güçlerinin sınırlanamıyacağını sananların, Türkiye'de artık, rejimin asıl sahibi olan halkla karşı karşıya kalacaklarını ispat ediyordu.
5 Mayıs 1960 günü, Cumhuriyet başkentinin sokaklarında, halk iradesi, demokrasinin yıkılmaz teimnatı olarak anıtlaşıyordu.
BÜLENT ECEVİT
HALK İRADESİNİN ANITLAŞTIĞI GÜN
Geçen yıl bugün Türk demokrasisinin en sağlam teminata kavuştuğu ispat edilmişti. Demokrasinin bütün hukukî teminat müesseselerini yıktığını, öylelikle bir mutlak hükümdar durumuna geldiğini sanan adam, o gün, karşısında, rejimin gerçek sahibi olan halkı, demokrasinin gerçek teminatı olan halk iradesini bulmuştu.
Bu irade, başkentin ana yolunda dile gelmiş, ona,
— İstifa!,
diye haykırıyordu.
Bu irade, o adamın, kendi lehinde gösteri için tuttuğu kimseleri bir yana itiyor, o adamı saran silâhlı koruyucu kordonları ya kırıyor ya kendine katılıyor, artık önündeki bütün engelleyici, sınırlayıcı hukukî müesseseleri yıktığını ve ülkenin mutlak hâkimi durumuna geldiğini sanan adam, güpegündüz sokak ortasında yakasından yakalayıp sarsıyordu.
Şaşırmış, aptallaşmış,
— Ne istiyorsunuz benden? diyordu adam...
— İstifa!.
cevabını alıyordu.
Geldiği mevkiden artık kendisini ölümden başka bir gücün ayıramıyacağına kendi kendini inandırmış adam, sokak ortasında, kendisini sıkıştıran kalabalığın ortasında güçsüz, çaresiz,
— Öldürün öyleyse beni!,
diyordu.
Halk,
— Öldürmeyiz!.. İstifa et!,
diye haykırıyordu.
İki gün sonra, paralı adamlar tutacak, içirecek, silâhlandıracak, Hükümet himayesinde bu adamları Ankara sokaklarına salacak, kendisini yakasından tutup sarsanlara, kendisine «İstifa!», diye haykıranlara karşı çıkaracak,
— İşte beni tutanlar daha güçlü!,
diye, halk iradesine meydan okuyacaktı...
Fakat o parayla tutulmuş kalabalık, hürriyetleri, şerefleri uğrunda her şeyi yitirmeyi, gerekirse ölmeyi göze alanların sadece bakışları yılmayan, karşısındakinin gözüne dosdoğru bakan bakışları önünde, eriyip gitmeye mahkûmdu.
Halkın, şerefli bir halkın, demokrasiyi yaşatmağa azmetmiş bir halkın iradesi önünde, paranın satın alabileceği, baskının kendine alet edebileceği her kuvvet yenilmeye mahkûmdu.
5 Mayıs 1960 da, Ankara'nın Atatürk Bulvarında, Menderes'e karşı,
— İstifa!,
diye şahlanan irade, demokrasinin vekâlet üzerine kurulu hukukî teminat müesseselerini yıkmakla veya işlemez duruma getirmekle her şeye kaadir olacaklarını, ondan sonra hiçbir güçle güçlerinin sınırlanamıyacağını sananların, Türkiye'de artık, rejimin asıl sahibi olan halkla karşı karşıya kalacaklarını ispat ediyordu.
5 Mayıs 1960 günü, Cumhuriyet başkentinin sokaklarında, halk iradesi, demokrasinin yıkılmaz teimnatı olarak anıtlaşıyordu.
Koleksiyon
Alıntı
“Halk İradesinin Anıtlaştığı Gün,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 3 Aralık 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1368 ulaşıldı.