"Vatan Cephesi"nin İktisadî Tehlikesi
Başlık:
"Vatan Cephesi"nin İktisadî Tehlikesi
Kaynak:
Ulus, "Günün Işığında" No 12929, ss. 1, 5
Tarih:
1959-08-02
Lokasyon:
Atatürk Kitaplığı
Metin:
GÜNÜN IŞIĞINDA
“Vatan cephesi„nin iktisadi tehlikesi
Bülent ECEVİT
— «Vatan cephesi» ne girmezsen işinden atılırsın!
Son aylarda, devlet kesimindeki bütün memur ve işçilerin karşılaştıkları bu tehdidin altında şu teminat vardır:
— Bir defa «vatan cephesi» ine girdikten sonra, artık ne yaparsan yap, işinden atılmazsın!
Böylece, partizanlığın, iş verimine, dolayısı ile iktisadi hayatımıza, en ağır darbesi, «vatan cephesi» seferberliğinden gelmiş olmaktadır.
İktisadi devlet teşekküllerinde ve devletin hâkim durumda bulunduğu birçok sınaî müesseselerde, «vatan cephesi» denilen, hukuk dışı iktidar partisi organına, memur ve işçilerin, işlerinden atılma tehdidi altında, yani ekmekleriyle oynanarak, üye olmağa zorlanmaları, ahlâkı olduğu kadar, memleket iktisadiyatını da tahribetmektedir. Bu tahribatın belirtileri zamanla daha açık görülecektir.
O gibi teşekkül ve müesseselerde çalışanlar için «vatan cephesi» ne katılmak, işlerinde kalabilmenin tek şartı hâline getirilmiştir. Öylelikle, «vatan cephesi» ne katılan memur veya işçi imtiyazlı bir duruma geçmekte, bir çeşit dokunulmazlık kazanmaktadır. «Vatan cephesi» ne girmesi, işinde kalabilmenin tek şartı olduğuna göre, bir defa bu cepheye girdikten sonra, işini ihmal etse de, çalışma hızını yavaşlatsa, hattâ hiç çalışmasa da, üstelik, açıktan bazı yolsuzluklara âlet olsa da, işinden atılamıyacak demektir. Tersine, görevine son derece bağlı olduğu, bütün arkadaşlarından daha iyi çalıştığı, her türlü yolsuzluktan uzak kaldığı halde, «vatan cephesi» ne girmeyi reddetmek gibi bir «kusur» işlerse, ancak o zaman işinden atılacaktır.
«Vatan cephesi» ne girmekle iş ahlâkının bütün vecibeleri üstüne çıkılması devlet kesimindeki iş veriminin hızla düşmesine yol açmaktadır. Millî ekonomimizde büyük bir yer tutan devlet kesisiminde istihsal düşmüş, öbür yandada halk, gitgide artan bir hayat pahalılığı yükü altına girmiş olmaktadır.
«İstikrar tedbirleri» nin memleket iktisadiyatını çıkmazdan kurtarabilmesi, halkı zamanla feraha çıkarabilmesi, her şeyden önce, bu tedbirlerin iş veriminde ve istihsalde artış sağlamasına bağlıdır. Aksi halde, «istikrar tedbirleri», memleket iktisadiyatını bugünkü sıkıntılı durumunda dondurmaktan hattâ büsbütün geriletmekten başka bir sonuç vermez. Oysa, bir yandan o tedbirleri almak zorunda kalan iktidar, öbür yandan, verim ve istihsal artışı imkânlarını, partizan tutumuyla, gene kendisi baltalamaktadır.
Bu durumda, «vatan cephesi» denilen hukuk dışı parti organının, bu vatana karşı mı, bu vatanın menfaatlerine karşı mı kurulduğu sorusu, en iyiniyetlilerin bile aklına gelirse hiç şaşılmamalıdır.
“Vatan cephesi„nin iktisadi tehlikesi
Bülent ECEVİT
— «Vatan cephesi» ne girmezsen işinden atılırsın!
Son aylarda, devlet kesimindeki bütün memur ve işçilerin karşılaştıkları bu tehdidin altında şu teminat vardır:
— Bir defa «vatan cephesi» ine girdikten sonra, artık ne yaparsan yap, işinden atılmazsın!
Böylece, partizanlığın, iş verimine, dolayısı ile iktisadi hayatımıza, en ağır darbesi, «vatan cephesi» seferberliğinden gelmiş olmaktadır.
İktisadi devlet teşekküllerinde ve devletin hâkim durumda bulunduğu birçok sınaî müesseselerde, «vatan cephesi» denilen, hukuk dışı iktidar partisi organına, memur ve işçilerin, işlerinden atılma tehdidi altında, yani ekmekleriyle oynanarak, üye olmağa zorlanmaları, ahlâkı olduğu kadar, memleket iktisadiyatını da tahribetmektedir. Bu tahribatın belirtileri zamanla daha açık görülecektir.
O gibi teşekkül ve müesseselerde çalışanlar için «vatan cephesi» ne katılmak, işlerinde kalabilmenin tek şartı hâline getirilmiştir. Öylelikle, «vatan cephesi» ne katılan memur veya işçi imtiyazlı bir duruma geçmekte, bir çeşit dokunulmazlık kazanmaktadır. «Vatan cephesi» ne girmesi, işinde kalabilmenin tek şartı olduğuna göre, bir defa bu cepheye girdikten sonra, işini ihmal etse de, çalışma hızını yavaşlatsa, hattâ hiç çalışmasa da, üstelik, açıktan bazı yolsuzluklara âlet olsa da, işinden atılamıyacak demektir. Tersine, görevine son derece bağlı olduğu, bütün arkadaşlarından daha iyi çalıştığı, her türlü yolsuzluktan uzak kaldığı halde, «vatan cephesi» ne girmeyi reddetmek gibi bir «kusur» işlerse, ancak o zaman işinden atılacaktır.
«Vatan cephesi» ne girmekle iş ahlâkının bütün vecibeleri üstüne çıkılması devlet kesimindeki iş veriminin hızla düşmesine yol açmaktadır. Millî ekonomimizde büyük bir yer tutan devlet kesisiminde istihsal düşmüş, öbür yandada halk, gitgide artan bir hayat pahalılığı yükü altına girmiş olmaktadır.
«İstikrar tedbirleri» nin memleket iktisadiyatını çıkmazdan kurtarabilmesi, halkı zamanla feraha çıkarabilmesi, her şeyden önce, bu tedbirlerin iş veriminde ve istihsalde artış sağlamasına bağlıdır. Aksi halde, «istikrar tedbirleri», memleket iktisadiyatını bugünkü sıkıntılı durumunda dondurmaktan hattâ büsbütün geriletmekten başka bir sonuç vermez. Oysa, bir yandan o tedbirleri almak zorunda kalan iktidar, öbür yandan, verim ve istihsal artışı imkânlarını, partizan tutumuyla, gene kendisi baltalamaktadır.
Bu durumda, «vatan cephesi» denilen hukuk dışı parti organının, bu vatana karşı mı, bu vatanın menfaatlerine karşı mı kurulduğu sorusu, en iyiniyetlilerin bile aklına gelirse hiç şaşılmamalıdır.
Koleksiyon
Alıntı
“"Vatan Cephesi"nin İktisadî Tehlikesi,” Bülent Ecevit Yazıları 1950-1961, 25 Kasım 2024, https://ecevityazilari.org/items/show/1037 ulaşıldı.